YURTDIŞI EMEKLİLİK BORÇLANMASININ TARİHSEL GELİŞİMİ

Bağ-Kur, SSK ve T.C. Emekli Sandığı kurumları Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında toplanınca, yurt dışı borçlanmaya ilişkin esas ve usuller de, 08.05.2008’den itibaren 3201 sayılı Kanun’da 5754 sayılı Kanun’la yapılan muhtelif ekleme yenilemelerle değiştirildi. 08.05.2008’den önce yurt dışı borçlanması yapan kişilerin emeklilik şartları borçlanma yaptıkları sosyal güvenlik kuruluşunun kanununa göre tespit edilirken, 5502 sayılı Kanun’la sosyal güvenlik kuruluşları SGK çatısı altında toplandığından, 08.05.2008’den sonra borçlanma yapan kişilerin emeklilik şartları 5510 sayılı Kanun’a tabi son sigortalılık haline göre belirlenmeye başlamıştır.

Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının sosyal güvenlik haklarının korunması öncelikle söz konusu ülkelerle yapılan Sosyal Güvenlik sözleşmeleri ile sağlanmıştır. Ancak bu sözleşmelerin yapılmasında yaşanan zorluk ve her ülke ile sosyal güvenlik sözleşmesini yapılamaması karşısında yeni önlemler aranmaya başlanmıştır. Bu önlemlerden en önemlisi, yurt dışında geçen bazı sürelerin borçlanılarak değerlendirilmesi olanağının getirilmiş olmasıdır. Yurt dışında geçen hizmet sürelerinin borçlanma yoluyla değerlendirilmesi olanağı ilk defa 1987 yılında çıkarılan 2147 sayılı Kanunla tanınmıştır. Bu kanunun yapılmasında üç amaç izlenmiştir. İlki, yurt dışında çalışan işçilerimizin çalıştıkları ülke sosyal güvenlik mevzuatına göre emekli olma koşullarının ağır olması gibi nedenlerle bulundukları ülkede sosyal güvenceye kavuşmadan Türkiye’ye dönmeleri halinde mağdur olmalarının önüne geçmektir. İkincisi, Türk vatandaşlarının yurt dışında edinmiş oldukları birikimlerini israf etmelerinin önlemek suretiyle tasarruflarını teşvik etmektir. Üçüncüsü ise, Türk vatandaşlarının yurt dışındaki çalışma süreleri boyunca yabancı ülke sosyal güvenlik kuruluşlarına ödedikleri primlerin boşa gitmesini önlemektir.Bu amaçlar doğrultusunda 2147 sayılı Kanun çıkarılmış ve Türk vatandaşlarının yurt dışında geçen ve belgelenen çalışma sürelerinin sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilmesi olanağı sağlanmıştır. Ancak 2147 sayılı Kanun uygulamada çıkan ihtiyaçları karşılayamamış ve yerini 1985 yılında 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanuna bırakmıştır. 3201 sayılı Kanun, 2147 sayılı Kanunun eksikliklerini gidermek ve borçlanma usulünü basitleştirmektir. Bunun yanında 2147 sayılı Kanunun başvuru için öngördüğü süreler nedeniyle başvuru haklarını kaybeden vatandaşlara yeniden borçlanma olanağı tanımaktır.

17.04.2008 tarihli ve 5754 sayılı Kanun’un, 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun’da yaptığı değişikliğin tarihi olan 08.05.2008’den önce yurt dışı borçlanması yaparak emekli olmak isteyenlerin hangi sosyal güvenlik kurumu (Bağ-Kur, SSK, T.C. Emekli Sandığı) kanununa göre emekli olacakları, 3201 sayılı Kanun’un 3. maddesi hükümlerine göre belirlenmekteydi.

3201 sayılı Kanun’un 08.05.2008 tarihine kadar yürürlükte olan hükümleri aşağıdaki şekildedir.

“Başvurulacak Kuruluşlar

Madde 3- Bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten sonra yurda kesin dönüş yapanlar, kesin dönüş tarihinden itibaren;

a) Sosyal güvenlik kuruluşlarından hiçbirine tabi bulunmamaları halinde, Sosyal Sigortalar Kurumu’na,

b) Ev kadınları Bağ-Kur’a,

c) Prim, kesenek ve karşılık ödediği sosyal güvenlik kuruluşuna,

Yazılı istekte bulunmak ve yurt dışında geçen sürelerin tamamını veya dilediği kadarını döviz olarak ödemek şartıyla borçlanabilir. Borçlanılan süreler ilgili sosyal güvenlik kanunlarındaki esaslar dahilinde değerlendirilir.”

08.05.2008 tarihini yurt dışı borçlanması açısından 3201 sayılı Kanun’un 5510 sayılı Yasa hükümlerine uyumlu hale getirildiği tarih olarak tanımlayabiliriz. Çünkü, 08.05.2008’de 3201 sayılı Kanun hükümlerinde köklü değişikler yapılmıştır.

3201 sayılı Kanun’da 5754 sayılı Kanun’la 08.05.2008’den itibaren yapılan en önemli yenilik ve değişikliklerden birisi de, bu tarihten itibaren yurt dışı borçlanması yapan kişilerin borçlanma yaptıkları sürelerinin 5510 sayılı Kanun kapsamındaki hangi sigortalılık hali (4/a sigortalılığı, 4/b sigortalılığı, 4/c sigortalılığı) kapsamında değerlendirileceği ve borçlanma yapan kişilerin hangi yaş ve hizmet sürelerine sahip olduklarında emekli olacaklarına yönelik hükümlere ilişkindir.

3201 sayılı Kanun’un 5. maddesine 17.04.2008 tarihli ve 5754 sayılı Kanun’la 4. fıkra eklenmiştir. Bahse konu 4. fıkra hükümleri; “Yurt dışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.” şeklindedir.

Yurt dışı borçlanması yapacak kişilerin hangi yaş ve hizmet sürelerine göre emekli olacakları, yukarıda madde metnini verdiğimiz Kanun hükümlerinde saklıdır.

Bahse konu kanun hükümlerine göre, yurt dışı borçlanması yapacak olan kişinin emeklilik yaşını ve emekli olması için gerekli olan hizmet süresini, borçlanma yapmadan önceki sigortalılık hali/durumu belirlemekte, borçlanma yapmadan önce en son olarak; 4/a sigortalılığı (eski adıyla SSK sigortalılığı) varsa 4/a sigortalılığı şartlarında emekli olmakta, 4/b sigortalılığı varsa (eski adıyla Bağ-Kur sigortalılığı) 4/b sigortalılığı şartlarında emekli olmakta, 4/c sigortalılığı varsa (eski adıyla T.C. Emekli Sandığı sigortalılığı) 4/c sigortalılığı şartlarında emekli olmaktadır. Yurt dışı borçlanma yapmak isteyenlerden Türkiye’de hiç sigortalılığı olmayanlar ise, 4/b sigortalılığı (eski adıyla Bağ-Kur sigortalılığı) şartlarında emekli olmaktadırlar.

Kanun metninde yer alan üstte belirttiğimiz hükümler, 06.11.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yurt Dışı Borçlanma Yönetmeliği’nin 12. maddesinde ve SGK’nın 2008/115 sayılı Genelge hükümlerinde de aynen mevcut bulunmaktadır.

Yurt dışı borçlanması yapan kişilerin borçlandıkları sürelerin 5510 sayılı Kanun’un hangi sigortalılık hali kapsamında kabul edileceği belirlenirken, borçlanma yapmadan önce en son sigortalılık hali ifadesinden; yurt dışına çıkmadan önceki sigortalılık hali değil, borçlanma yapılmadan önceki en son sigortalılık halinin anlaşılması ve aradaki bu farka dikkat edilmesi gerekmektedir.

İşte, 5754 sayılı Kanun’un 3201 sayılı Kanun’un 5. maddesine 08.05.2008’den itibaren eklediği 4. fıkra hükümleri gereği, yurt dışı borçlanması ile emekli olacak kişiler borçlanma yapmadan önce en son hangi sigortalılık hali kapsamında iseler, o sigortalılık hali şartlarında emekli olacaklardır.

line
footer

Adres: Kızılay Atatürk Bulvarı No:64/25 Çankaya/ANKARA | Telefon:(312) 419 80 08 | Mail: [email protected] | web Tasarım: kızılayWeb | © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.