Anlaşmanın İmza Tarihi : 16/04/1985
Resmi Gazete Tarihi : 09/07/1986
Resmi Gazete No : 19159
Yürürlük Tarihi : 31/12/1989
Uygulama Tarihi : 01/01/1990
TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE FEDERAL ALMANYA CUMHURİYETİ
ARASINDA GELİR VE SERVET ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ VE
FEDERAL ALMANYA CUMHURİYETİ
Gelir ve Servet üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleyen bir Anlaşma yapmak isteğiyle
Aşağıdaki Anlaşmaya Varmışlardır:
Madde 1
Kişilere İlişkin Kapsam
Bu Anlaşma Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olan kişilere uygulanacaktır.
Madde 2
Kavranan Vergiler
1. Bu Anlaşma, hangisinde ne şekilde alındığına bakılmaksızın, bir Akit Devletin kendisi, eyaleti, politik alt bölümü veya bunların mahalli idarelerinde gelir ve servet üzerinden alınan vergilere uygulanacaktır.
2. Menkul veya gayrimenkul varlıkların devrinden doğan kazançlara uygulanan vergiler ile ücretin toplam tutarı üzerinden müteşebbisce ödenen vergiler ve bunun yanısıra sermaye değer artışlarına uygulanan vergiler dahil olmak üzere toplam gelir, toplam servet veya gelirin ya da servetin unsurları üzerinden alınan tüm vergiler, gelirden veya servetten alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
3. Anlaşmanın uygulanacağı şu anda geçerli olan vergiler özellikle:
a) Türkiye’de:
(aa) Gelir vergisi,
(bb) Kurumlar Vergisi,
(bundan böyle “Türk Vergisi” denilecektir);
b) Almanya’da,
(aa) Gelir Vergisi (Einkommensteur),
(bb) Kurumlar Vergisi (Körperschaftsteur),
(cc) Servet Vergisi (Vermögiensteur) ve
(dd) Ticaret Vergisi (Gewerbesteur) dir.
(bundan böyle “Alman Vergisi” denilecektir).
4. Anlaşma aynı zamanda mevcut vergilere ilave olarak veya onların yerine alınan ve mevcut vergilerle aynı nitelikte olan veya onlara önemli ölçüde benzeyen vergilere de uygulanacaktır. Akit Devletlerin yetkili makamları, bu anlaşmanın kapsamına giren vergilere ilişkin mevzuat değişikliklerini birbirlerine bildireceklerdir.
Madde 3
Genel Tanımlar
1. Bu Anlaşmada, metin aksini öngörmedikçe:
(a) “Bir Akit Devlet” ve “diğer Akit Devlet” terimleri metnin gereğine göre, Türkiye Cumhuriyeti veya Federal Almanya Cumhuriyeti anlamına gelir ve sözkonusu terimler işbu anlaşmanın amaçları için coğrafi bir anlamda kullanıldığı takdirde, Akit Devletlerin ulusal kanunlarının yürürlükte olduğu alan ile ilgili Akit Devletin uluslararası hukuka göre, araştırma ve doğal kaynaklarını işletme amaçlarıyla üzerinde egemen haklar kullandığı kıta sahanlıklarını kapsar;
(b) “Vergi” terimi, bu anlaşmanın 2’nci maddesinde kavranan herhangi bir vergi anlamına gelir;
(c) “Kişi” terimi:
(aa) Herhangi bir gerçek kişiyi,
(bb) Herhangi bir şirketi ifade eder;
(d) “Şirket” terimi, her tür tüzel kişi veya vergileme yönünden tüzel kişi olarak muamele gören her tür şahsiyet anlamına gelir;
(e) “Kanuni merkez” terimi sırasıyla Türk Ticaret Kanunu veya Alman Mali Kanunu kapsamında yer alan hukuki yerleşim yeri (Sitz) anlamına gelir;
(f) “Vatandaşlar” terimi:
(aa) Türkiye Cumhuriyeti yönünden, Türk Vatandaşlığını “Türk Vatandaşlık Kanunu” gereğince elde eden bütün gerçek kişileri ve Türkiye Cumhuriyetinde yürürlükde olan mevzuat gereğince statü kazanan bütün hükmi şahısları, ortaklıkları ve dernekleri;
(bb) Federal Almanya Cumhuriyeti yönünden, Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasasının 116’ncı maddesinin 1’nci fıkrası kapsamına giren bütün Almanları ve Federal Almanya Cumhuriyetinde yürürlükde olan mevzuat gereğince statü kazanan bütün hükmi şahısları, ortaklıkları ve dernekleri ifade eder;
(g) “Bir Akit Devletin teşebbüsü” ve diğer Akit Devletin teşebbüsü” terimleri sırasıyla, bir Akit Devletin mukimi tarafından işletilen teşebbüs ve diğer Akit Devlet mukimi tarafından işletilen teşebbüs anlamına gelir;
(h) “Yetkili makam” terimi:
(aa) Türkiye Cumhuriyetinde Maliye ve Gümrük Bakanını,
(bb) Federal Almanya Cumhuriyetinde Federal Maliye Bakanını ifade eder.
2. Bir Akit Devletin bu Anlaşmayı uygulaması bakımından, metin aksini öngörmedikçe, tanımlanmamış her terim, bu Anlaşmaya konu teşkil eden vergilerin yer aldığı Devletin mevzuatında öngörülen anlamı taşır.
Kıta sahanlığı üzerindeki haklar ipso fato ve ab initio mevcut olup, bu hakların kullanılması şartına bağlı değillerdir.
Madde 4
Mali İkametgah
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından, bir Akit Devletin mukimi terimi, o Devletin mevzuatı gereğince ikametgah, ev, kanuni merkez, iş merkezi benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefiyeti altına giren kişi anlamına gelir.
2. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir gerçek kişi her iki Devlette de mukim olduğunda, bu kişinin statüsü aşağıdaki kurallara göre belirlenecektir:
a) Bu kişi, daimi olarak kalabileceği bir meskenin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir. Eğer bu kişinin her iki Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni varsa, bu kişi kişisel ve ekonomik ilişkilerinin daha yakın olduğu Devletin mukimi kabul edilecektir (hayati menfaatlerin merkezi);
b) Eğer kişinin hayati menfaatlerinin merkezinin yer aldığı Devlet saptanamazsa veya kişinin her iki Akit Devlette de daimi olarak kalabileceği bir meskeni yoksa, bu kişi kalmayı adet edindiği evin bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
c) Eğer kişinin her iki Akit Devlette de kalmayı adet edindiği bir ev varsa veya her iki Devlette de böyle bir ev sözkonusu değilse, bu kişi vatandaşı bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir;
d) Eğer kişi her iki Devletin de vatandaşıysa veya aksine her iki Devletin de vatandaşı değilse, Akit Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
3. 1 inci fıkra hükümleri dolayısıyla bir şirket her iki Akit Devletin de mukimi olduğunda, Akit Devletlerin yetkili makamları sorunu karşılıklı anlaşmayla çözeceklerdir.
Madde 5
İşyeri
1. Bu Anlaşmanın amaçları bakımından “işyeri” terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir.
2. “İşyeri” terimi özellikle şunları kapsamına alır:
a) Yönetim yeri;
b) Şube;
c) Büro;
d) Fabrika;
e) Atelye;
f) Maden ocağı, petrol veya doğal gaz kuyusu, taş ocağı veya doğal zenginliklerin elde edilmesine yarayan diğer yerler.
g) Altı ayı aşan bir süre devam eden inşaat şantiyesi, yapım, montaj veya kurma projesi veya bunlarla ilgili kontrol faaliyetleri.
3. Bu maddenin daha önceki hükümleri ile bağlı kalınmaksızın, “işyeri” teriminin aşağıdaki hususları kapsamadığı kabul edilecektir:
a) Teşebbüs olanaklarının, yalnızca malların veya ticari eşyanın depolanması, teşhiri veya teslimi amacıyla kullanılması;
b) Teşebbüse ait mal ve ticari eşya stoklarının yalnızca depolama, teşhir veya teslim amacıyla elde tutulması;
c) Teşebbüse ait mal ve ticari eşya stoklarının yalnızca bir başka teşebbüse işlettirilmesi amacıyla elde tutulması;
d) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca teşebbüse mal veya ticari eşya satın alma amacıyla elde tutulması;
e) İşe ilişkin sabit bir yerin teşebbüs için yalnızca hazırlayıcı veya yardımcı karakter taşıyan diğer herhangi bir işin yapılması amacıyla elde tutulması;
f) İşe ilişkin sabit bir yerin yalnızca, a) ile e) bentleri arasında bahsedilen faaliyetlerin bir veya birkaçını bir arada icra etmek için elde tutulması; ancak bu faaliyetlerin bir arada icra edilmesi sonucunda kendini gösteren toplu faaliyetin hazırlayıcı veya yardımcı karakterde olması şarttır.
4. 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir kişi – 5 inci fıkra hükmünün uygulanacağı bağımsız nitelikteki acente dışında – bir Akit Devlette diğer Akit Devletin teşebbüsü namına hareket ederse, aşağıdaki şartlarla bu teşebbüs, ilk bahsedilen Devlette bu kişinin gerçekleştirdiği her türlü faaliyet dolayısıyla bir işyerine sahip kabul edilecektir:
a) Eğer bu kişi, işe ilişkin sabit bir yerden yürütülebilecek 3 üncü fıkrada belirtilen türden faaliyetlerle sınırlı olmamak üzere, o Devlette teşebbüs adına mukavele akdetme yetkisine sahip olur ve bu yetkisini mutaden kullanırsa işyerinin varlığı kabul edilecektir. Ancak anılan fıkra hükmü çerçevesinde işe ilişkin sabit bir yerden yürütülen faaliyetler, bu yeri bir işyeri haline getirmeyecektir; veya
b) Eğer bu kişi, böyle bir yetkisi olmamasına rağmen, teşebbüs adına sürekli olarak sevk ettiği mallardan veya ticari eşyadan ilk bahsedilen Devlette mutaden mal veya ticari eşya stoku bulundurursa, işyerinin varlığı kabul edilecektir.
5. Bir Akit Devletin teşebbüsü diğer Akit Devlette işlerini yalnızca, kendi işlerine olağan şekilde devam eden bir simsar, bir genel komisyon acentası veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acenta vasıtasıyla yürüttüğü için bu diğer Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacaktır.
6. Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket, diğer Akit Devletin mukimi olan veya diğer Akit Devlette ticari faaliyette bulunan bir şirketi kontrol eder, ya da onun tarafından kontrol edilirse (bir işyeri vasıtasıyla veya diğer bir şekilde), bu şirket diğeri için bir işyeri oluşturmayacaktır.
Madde 6
Gayrimenkul Varlıklarından Elde Edilen Gelir
1. Gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelir (tarım veya ormancılıktan elde edilen gelir dahil), bu varlığın bulunduğu Akit Devlette vergilendirilebilir.
2. “Gayrimenkul varlık” terimi, bahse konu varlığın yer aldığı Devletin mevzuatına göre tanımlanacaktır. Terim her halükarda gayrimenkul varlığa müteferri varlıkları, tarım ve ormancılıkta kullanılan araçları ve hayvanları, her çeşit dalyanları, özel hukuk hükümlerinin uygulanacağı gayrimenkul mülkiyetine ilişkin hakları, gayrimenkul intifa haklarını ve maden ocaklarının, kaynakların ve diğer doğal kaynakların işletme hakkından veya işletilmesinden doğan sabit, ya da değişken ödemeler üstündeki hakları kapsayacaktır; gemiler, vapurlar ve uçaklar gayrimenkul varlık sayılmayacaktır.
3. 1 inci fıkra hükümleri, gayrimenkul varlığın doğrudan kullanımından, kiralanmasından veya diğer herhangi bir şekilde kullanımından elde edilen gelire uygulanacaktır.
4. 1 inci ve 3 üncü fıkra hükümleri aynı zamanda, bir teşebbüsün gayrimenkul varlıklardan elde ettiği gelir ile serbest meslek faaliyetlerinin icrasında kullanılan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelire de uygulanacaktır.
Madde 7
Ticari Kazançlar
1.Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, sözkonusu teşebbüs diğer Akit Devlette yeralan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç bu diğer Devlette, işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.
2.Bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerine, her bir Akit Devlette de, eğer bu işyeri aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan tamamen aynı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız nitelik kazansaydı, ne kazanç elde edecek idiyse, böyle bir kazanç atfedilecektir.
3. İşyerinin kazancı belirlenirken, işyerinin bulunduğu Devlette veya başka herhangi bir yerde yapılan ve yönetim ve genel idare giderlerini de kapsamına alan, işyerinin amaçlarına uygun düşen giderlerin indirilmesine müsaade edilecektir.
4. İşyeri tarafından teşebbüs adına yalnızca mal ve ticari eşya alınması dolayısıyla doğan hiç bir kazanç, bu işyerine atfedilmeyecektir.
5. Kazanç, bu Anlaşmanın başka Maddelerinde düzenlenen gelir unsurlarını da kapsamına aldığında, o Maddelerin hükümleri bu Madde hükümlerinden etkilenmeyecektir.
Madde 8
Gemicilik, Hava ve Kara Taşımacılığı
1. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette uluslararası trafik kapsamına giren türden bir gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliğinde bulunması dolayısıyla elde ettiği kazanç, yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilir.
2. “Uluslararası trafik” terimi, bir Türk veya Alman teşebbüsü tarafından gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletilerek yapılan taşımacılığı ifade eder. Şu kadarki, Türkiye Cumhuriyeti veya Federal Almanya Cumhuriyeti sınırlarının sadece birinin içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliği bu kapsamın dışında kalmaktadır.
Madde 9
Bağımlı Teşebbüsler
1 a) Bir Akit Devlet teşebbüsü doğrudan veya dolaylı olarak diğer Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında, veya
b) Aynı kişiler doğrudan veya dolaylı olarak Devlet teşebbüsünün ve diğer bir Akit Devlet teşebbüsünün yönetim, kontrol veya sermayesine katıldığında ve her iki halde de, iki teşebbüsün ticari ve mali ilişkilerinde oluşan veya empoze edilen koşullar, bağımsız teşebbüsler arasında oluşması gereken koşullardan farklılaştığında, olması gereken; fakat bu koşullar dolayısıyla kendini göstermeyen kazanç, o teşebbüsün kazancına eklenip vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devletin kendi teşebbüslerinden birinde kavradığı ve vergilediği kazanç, diğer Akit Devlette vergilendirilen bu diğer Devlet teşebbüslerinden birinin de kazancını içerebilir. Aynı zamanda bu ilk bahsedilen Devletin kavradığı kazanç, bildirilen kazanç olmayıp, bağımsız teşebbüsler arasında oluşacak ilişkiler gözönünde tutularak, sonradan bu ilk bahsedilen Devletçe yürütülen hesaplamalar sonucunda belirlenen kazanç olabilir. Böyle bir durum kendini gösterdiğinde, eğer diğer Devlet bu düzenlemenin hukuki olduğu kanaatine varırsa, sözkonusu kazanç üzerinden alınan verginin miktarında gerekli düzeltmeleri yapmak durumundadır. Bu düzeltme yapılırken, bu Anlaşmanın diğer hükümleri gözönünde tutulacak ve gerektiğinde Akit Devletlerin yetkili makamları birbirine danışacaklardır.
Madde 10
Temettüler
1.Bir Akit Devletin mukimi olan bir şirket tarafından diğer Akit Devlet mukimine ödenen temettüler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber sözkonusu temettüler, ödemeyi yapan şirketin mukimi olduğu Devletçe de kendi mevzuatına göre vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi aşağıdaki oranları aşamayacaktır:
a) Temettü elde eden, temettü ödeyen şirketin sermayesinin doğrudan doğruya en az yüzde 10’unu elinde tutan bir şirket ise (ortaklıklar hariç) gayrisafi temettü tutarının yüzde 15′i;
b) Tüm diğer durumlarda gayrisafi temettü tutarının yüzde 20′si.
Bu fıkra bünyesinden temettü ayrılan şirket kazancının vergilenmesine etki etmeyecektir.
3. Bu Maddede kullanılan “temettü” terimi:
(a) Hisse senetlerinden, intifa senetlerinden veya intifa haklarından, madencilik senetlerinden veya alacak niteliğinde olmayıp kara katılmayı sağlayan diğer haklardan elde edilen gelirler ve
(b) Temettü dağıtan şirketin mukimi olduğu Devlet’in mevzuatına göre hisse senedi geliri gibi vergilendirilen diğer gelirler ve Akit devletlerin vergilemesi yönünden sessiz ortakların (“stiller Gesellschafter”) bu ortaklık dolayısıyla elde ettikleri gelirler ve yatırım fonu veya yatırım ortaklıklarından belge karşılığı yapılan dağıtımlar,
anlamına gelir.
4. Bir Akit Devlet mukimi olan temettü lehdarı, temettüyü ödeyen şirketin mukimi bulunduğu diğer Akit Devlette bir işyerine sahip olursa ve sözkonusu temettü elde ediş olayı ile bu işyerinin arasında önemli bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda 7 inci Madde hükümleri uygulanacaktır.
5. Kara katılmayı sağlayan alacak haklarından ve diğeer haklardan doğan (Federal Almanya Cumhuriyetinde bir sessiz ortağın “stiller Gesellschafter”) bir “Partiarisches Darlehen” veya bir “Gewinnobligationen”e bu tür bir katılımından elde ettiği gelir dahil) ve borçulunun kazancının belirlenmesinde gider olarak indirilmesine müsaade edilen gelirler, 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, elde edildiği Akit Devletin mevzuatına göre ve bu Devlette vergilendirilebilir.
Madde 11
Faiz
1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devlet mukimine ödenen faiz, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, bu faiz elde edildiği Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi faiz tutarının yüzde 15’ini aşmayacaktır.
3. 2 ‘nci fıkra hükümleri aksine, faiz:
(a) Federal Almanya Cumhuriyetinde doğarsa ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine veya Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasına ödenirse, Alman vergisinden muaf tutulacaktır;
(b) Türkiye Cumhuriyetinde doğarsa ve Federal Almanya Cumhuriyeti Hükümetine veya onun bir Eyaletine veya “Deutsche bundesbank”a veya “Kreditanstalt fuer Wiederaufbau”ya ödenirse, Türk vergisinden muaf tutulacaktır.
4. bu maddede kullanılan “faiz” terimi, devlet tahvillerinden ve ipotek garantisine bağlı olsun olmasın veya kazancı paylaşma hakkını tanısın tanımasın her çeşit tahvillerden ve her nevi alacaktan doğan gelir ile bu gelirin elde edildiği devletin vergi mevzuatına göre ikrazat geliri sayılan iğer bütün gelirleri kapsar. Bununla beraber, “faiz” terimi 10 uncu Maddede düzenlenen geliri bünyesine almaz.
5. Bir Akit Devlet mukimi olan faiz lehdarı, faizin elde edildiği diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri vasıtasıyla ticari faliyette bulunursa ve sözkonusu faizin ödendiği alacak ile bu sabit işyeri arasında önemli bir bağ bulunmakta, 1 nci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu taktirde 7 nci madde hükümleri uygulanacaktır.
6. Bir Akit Devletin kendisi, bir eyaleti (Laender), politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen faizin o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, faiz ödeyen kişi mukim olsun ya da olmasın, bir Akit devlette faiz ödemeye neden olan borç-alacak ilişkisiyle bağlantılı bir işyerine sahip olduğunda ve faiz bu işyerinden kaynaklandığında, sözkonusu faizin işyerinin bulunduğu Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
7. Alacak karşılığında ödenen faizin miktarı, ödeyici ile lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında varolan özel ilişki nedeniyle böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu Madde hükümleri en son bahsedilen miktara uygulancaktır. Bu durumda ilave ödeme bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatına göre vergilendirilecektir.
Madde 12
Gayrimaddi Hak Bedelleri
1.Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, sözkonusu gayrimaddi hak bedelleri elde edildikleri Akit Devlette ve o Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 10′unu aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan “gayrimaddi hak bedelleri” terimi, sinema filmleri, radyo-televizyon yayınlarında kullanılan filmler ve bantlar dahil olmak üzere edebi, artistik, bilimsel her nevi telif hakkının veya her nevi patentin, alameti farikanın, desen veya modelin, planın, gizli formül veya üretim yönteminin veya sınai, ticari, bilimsel tecrübeye dayalı bilgi birikiminin kullanma imtiyazı, kullanma hakkı veya satışı ile sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı karşılığında ödenen her türlü bedelleri kapsar.
4.Bir Akit Devlet mukimi olan gayrimaddi hak bedeli lehdarı bu bedelinin elde edildiği diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa sözkonusu bedelin ödendiği hak veya varlık ile bu işyeri arasında önemli bir bağ bulunmaktaysa, 1 inci ve 2 nci fıkra hükümleri uygulama dışı kalacaktır. Bu durumda 7 nci madde hükümleri uygulanacaktır.
5. Bir Akit Devletin kendisi, eyalet (laender) politik alt bölümü, mahalli idaresi veya mukimi tarafından ödenen gayrimaddi hak bedelinin, o Devlette elde edildiği kabul olunacaktır. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelini ödeyen kişi mukim olsun ya da olmasın, bir Akit Devlette gayrimaddi hak bedelinin ödemeye neden olan hak veya varlık ile bağlantılı bir işyerine sahip olduğunda ve bu gayrimaddi hak bedeli bu işyerinden kaynaklandığında, sözkonusu gayrimaddi hak bedelinin işyerinin veya Devlette elde edildiği kabul olunacaktır.
7. Kullanım, hak veya bilgi karşılığında ödenen gayrimaddi hak bedelinin miktarı, ödeyici ile lehdar arasında veya her ikisi ile bir başka kişi arasında var olan özel ilişki nedeniyle, böyle bir ilişkinin olmadığı durumlarda ödeyici ve lehdar arasında kararlaştırılacak miktarı aştığında, bu madde hükümleri en son bahsedilen miktara uygulanacaktır. Bu durumda ilave ödeme, bu Anlaşmanın diğer hükümleri de dikkate alınarak, her bir Akit Devletin mevzuatı uyarınca vergilendirilebilecektir.
Madde 13
Sermaye Değer Artışı Kazançları
1. 6 ncı Maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan bir gayrimenkul varlığın elden çıkarılmasından elde edilen kazanç bu varlığın yeraldığı Akit devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullandığı bir sabit yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazanç, bu işyerinin veya sabit yerin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) elden çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bu Maddenin 1 inci ve 2 nci fıkralarında değinilenler dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazanç yalnızca , elden çıkaranın mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilebilecektir.
Bununla beraber, diğer Akit Devlette doğan ve bundan bir önceki cümlede bahsedilen sermaye değer artış kazançları, alış ve satış arasındaki süre bir yılı aşmadığı takdirde bu diğer Akit devlette de vergilendirilebilcektir.
Madde 14
Serbest Meslek Faaliyetleri
1. Bir Akit Devlet mukiminin serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla elde ettiği gelir, bu faaliyetler diğer Akit Devlette icra edilmedikçe, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer faaliyetler diğer Devlette icra edilirse, buradan elde edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette icra ettiği serbest meslek faaliyetlerinden elde ettiği gelir, eğer:
a) Gelir elde eden kişi, bu diğer Devlette bir takvim yılı içinde bir veya bir kaç seferde 183 günü aşmamak üzere kalırsa ve
b) Ödeme, bu diğer Akit Devletin mukimi olmayan bir kişi tarafından veya böyle bir kişi adına yapılırsa ve
c) Ödeme, böyle bir kişinin bu diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa,
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir.
3. 1 inci ve 2 nci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Federal Almanya Cumhuriyeti teşebbüsünün serbest meslek faaliyetlerinden elde ettiği gelir, sözkonusu faaliyetler Türkiye Cumhuriyeti’nde icra edilmedikçe ve
a) Gelir elde eden kişi Türkiye Cumhuriyeti’nde bir takvim yılı içinde bir veya bir kaç seferde 183 günü aşan bir süre kalmadıkça veya
b) Ödeme, Türkiye Cumhuriyeti’nde mukim olmayan bir kişinin Türkiye Cumhuriyeti’nde sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmadıkça,
yalnızca Federal Almanya Cumhuriyeti’nde vergilendirilebilecektir.
4. Faaliyetler, yukarıda bahsedilen şekilde ifa edildiğinde, teşebbüslerin kazançları Türkiye Cumhuriyeti’nde, 7 nci Madde hükümlerine göre vergilendirilebilir. Bu durumda Türkiye Cumhuriyeti, serbest meslek kazançlarını yukarıdaki hükümler çerçevesinde tevkifat suretiyle vergilendirebilir. Bununla beraber gelir elde eden kişi, ilgili vergilendirme döneminin sonunda net esasına göre vergilendirilmeyi tercih etme hakkına sahiptir. Akit Devletlerin yetkili makamları karşılıklı anlaşmayla bu hükümlerin uygulama şeklini belirleyebilirler.
5. “Serbest meslek faaliyetleri” terimi, özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, artistik, eğitici ve öğretici faaliyetleri, bunun yanısıra, doktorların, avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin, muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerini ve özel mesleki bilgi ve maharet gerektiren diğer faaliyetleri kapsamına alır.
Madde 15
Bağımlı Faaliyetler
1. 16, 18, 19 ve 20 nci Madde hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin bir hizmet akdi dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri menfaatler, bu hizmet diğer Akit Devlette ifa edilmedikçe, yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer hizmet diğer Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. 1 inci fıkra hükümlerine bakılmaksızın, bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette ifa ettiği hizmet dolayısıyla elde ettiği gelir, eğer:
a) Gelir elde eden kişi, bu diğer Devlette bir vergilendirme dönemi içinde bir veya bir kaç seferde 183 günü aşmamak üzere kalırsa, ve
b) Ödeme, bu diğer Akit Devletin mukimi olmayan bir işveren tarafından veya böyle bir işveren adına yapılırsa, ve
c) Ödeme, işverenin diğer Devlette sahip olduğu bir işyerinden veya sabit yerden yapılmazsa,
yalnızca ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilecektir.
3. Bu maddenin bundan önceki hükümlerine bakılmaksızın, uluslararası trafikde işletilen bir gemi, uçak veya motorlu kara taşıtında işçi sıfatıyla ifa edilen bir himet dolayısıyla elde edilen gelir teşebbüsün kanuni merkezinin bulunduğu Akit Devlette vergilendirilebilir.
Madde 16
Müdürlere Yapılan Ödemeler
1. Bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlet mukimi olan bir şirketin Yönetim Kurulu üyesi olması dolayısıyla eline geçen prim, ikramiye, huzur hakkı ve diğer benzeri ödemeler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devletin bir veya birden çok mukiminin, diğer Akit Devlet mukimi olan bir şirketin, ticari mevzuat gereğince üst yönetimden sorumlu görevlileri olma sıfatıyla elde ettikleri ücretler, maaşlar ve diğer benzeri menfaatler, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
Madde 17
Artist ve Sporcular
1. 14 ve 15 inci Madde hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, bir Akit Devlet mukimi olan ve tiyatro, sinema, radyo, televizyon artistliği yapan veya müzisyen olarak çalışan sanatçıların ve bunun yanısıra sporcuların bağımsız faaliyetlerden elde ettikleri gelirler, bu faaliyetleri icra ettikleri Akit Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir sanatçının ya da sporcunun icra ettiği faaliyetlerden doğan gelir, kendisine değil de bir başkasına yönelirse, bu gelir 7, 14 ve 15 inci madde hükümleriyle bağlı kalınmaksızın, sanatçı ya da sporcunun faaliyetlerinin icra edildiği Akit Devlette vergilendirilebilir.
3. Bununla beraber, eğer yukarıda bahsedilen faaliyetler, bir Akit Devlete diğer Akit Devlet mukimlerinden biri tarafından yapılan bir ziyaret vesilesiyle icra ediliyorsa ve sözkonusu ziyaret doğrudan veya dolaylı olarak, bu diğer Devlet, onun bir eyaleti (Laender), politik alt bölümü veya bu diğer Devlette hayır kurumu sayılan bir kurum tarafından finanse ediliyorsa, sözkonusu gelir, bu maddenin birinci fıkrasında sözü edilen Devlette vergilendirilmeyecektir.
Madde 18
Emekli Maaşları
1.Bir Akit Devlet mukimine geçmiş çalışmalarının karşılığında ödenen emekli maaşları ve sağlanan diğer benzeri menfaatler, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Bu hüküm aynı zamanda bir Akit Devlet mukimine sağlanan ömür boyu gelire de uygulanacaktır.
2. Uğranılan şahsi zararları tazmin etmek üzere, bir Akit Devlet, bir eyalet veya onun bir politik alt bölümü tarafından ödenen emekli maaşları ve sağlanan ömür boyu gelirler ile yapılan diğer devamlı veya arızi ödemeler, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilir.
Madde 19
Kamu Görevleri
1. 18 inci madde hükümleri saklı kalmak kaydıyle,bir Akit Devletin kendisine, politik alt bölümüne, mahalli idaresine bir kamu görevi dolayısıyla herhangi bir gerçek kişi tarafından verilen hizmetler karşılığında, bu Akit Devlet, politik alt bölüm veya mahalli idare tarafından veya bunlarca oluşturulan fonlardan sağlanan menfaatler, emekli maaşları da dahil, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devletin kendisi, politik alt bölümü veya mahalli idaresi tarafından yürütülen ticari faaliyelerle bağlantılı hizmetler karşılığında sağlanan menfaatlere ve emekli maaşlarına 15, 16 ve 18 nci madde hükümleri uygulanacaktır.
Madde 20
Öğretmen ve Öğrenciler
1. Bir Akit Devletin vatandaşı olup, diğer Akit Devlette yalnızca öğrenim veya mesleki yetişme amacıyla geçici olarak ikamet eden bir öğrenci veya stajyerin, geçim, öğrenim veya mesleki yetişme masraflarını karşılamak için, bu diğer Devletin dışındaki kaynaklardan gelen paralar, bu diğer Devlette vergilendirilmeyecektir.
2. Aynı şekilde, bir Akit Devletin vatandaşı olup, diğer Akit Devlette yalnızca öğretim ve bilimsel araştırma yapmak amacıyla geçici olarak ikamet eden bir öğretmen veya öğretim üyesinin iki yılı aşmayan bir süre veya süreler için öğretim veya araştırma karşılığında, bu diğer Devletin dışındaki kaynaklardan sağladığı paralar, bu diğer Devlette vergiden muaf tutulacaktır.
3. Bir akit Devletin vatandaşı olup, diğer Akit Devlette öğrenimi veya mesleği ile ilgili uygulama alışkanlıkları kazanmak üzere, bir takvim yılı içinde 183 günü aşmayacak şekilde hizmet ifa eden bir öğrenci veya stajyerin eline geçen ücretler, bu diğer Devlette vergilendirilmeyecektir.
Madde 21
Diğer Gelirler
1. Bir Akit Devlette elde edilen ve bu Anlaşmanın bundan önceki Maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, bu Devlette vergilendirilebilir.
2. Her iki Akit Devletin dışındaki kaynaklardan elde edilen gelir unsurları, yalnızca sözkonusu geliri elde eden kişinin mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilebilecektir.
Madde 22
Servet
1. 6 ncı maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan gayrimenkul varlıklardan oluşan servet, sözkonusu varlıkların bulunduğu Akit devlette vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin aktifine dahil menkul varlıklardan ve bir Akit Devlet mukimin diğer Akit Devlette serbest meslek faaliyeti icra etmek üzere kullanabileceği bir sabit yere ait menkul varlıklardan oluşan servet, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Akit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikde işlettiği gemi, uçak ve kara nakil vasıtaları ile bu gemi, uçak ve kara nakil vasıtalarının işletilmesine tahsis edilen menkul varlıklar, yalnızca bu teşebbüsün kanuni merkezinin bulunduğu Akit Devlette vergilendirilebilecektir.
4. Bir Akit Devlet mukiminin servetinin diğer bütün unsurları, yalnız bu Devlette vergilendirilebilecektir.
Madde 23
Mukim Olunan Devlette Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi
1. Türkiye Cumhuriyeti mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir:
(a) (b) bendi hükümleri saklı kalmak üzere, bu Anlaşmanın daha önceki Maddeleri gereğince Federal Almanya Cumhuriyetinde vergilendirilebilen veya yalnızca Federal Almanya Cumhuriyetinde vergilendirilebilecek olan Federal Almanya Cumhuriyeti kaynaklı her tür gelir unsuru ile Federal Almanya Cumhuriyetinde bulunan her tür servet unsuru, Türk vergisinin hesabına esas olan matrahın dışında tutulacaktır. Bununla beraber, bu şekilde matrah dışı kalmayan gelir ve servet unsurlarına uygulanacak vergi oranını belirleyebilmek için, Federal Almanya Cumhuriyeti, bu bendin bundan önceki hükümleri gereğince Federal Almanya Cumhuriyetinde vergilendirilebilen gelir ve servet unsurlarını hesaba alabilecektir. Temettüler konusunda bu bendin bundan önceki hükümleri, yalnızca Türkiye Cumhuriyeti mukimi olup, Federal Almanya mukim bir şirketin, oy hakkına haiz, en az yüzde 10 payına sahip bulunan şirketlere uygulancaktır.
(b) Yabancı vergilerin mahsubunu düzenleyen Türk vergi mevzuatı hükümleri saklı kalmak üzere, Federal Almanya Cumhuriyetinde elde edilen aşağıdaki gelir unsurlarının, Federal Almanya Cumhuriyeti mevzuatı ile bu anlaşma hükümleri çerçevesinde ödenen vergileri, Türk gelir ve kurumlar vergilerinden mahsup edilecektir:
(aa)(a) bendinin uygulanmayacağı 10’uncu Madde kapsamındaki temettüler,
(bb)11’ inci Madde kapsamındaki faizler ve 12’inci Madde kapsamındaki gayrimaddi hak bedelleri;
(cc)Varlıkların elden çıkarılmasından doğan ve 13’üncü Maddenin 3’üncü fıkrası kapsamına girdiği için Federal Almanya Cumhuriyetinde vergilendirilebilen kazançlar,
(dd) 14’üncü Madde dolayısıyla Federal Almanya Cumhuriyetinde vergilendiribilen gelirler,
(ee) Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına 19’uncu maddenin 1’inci fıkrası çerçevesinde yapılan ödemeler,
(ff) 15’inci Maddenin 3’üncü fıkrası, 16, 17, 18’inci Maddeler ile 21’inci Maddenin 1’inci fıkrası kapsamına giren gelirler.
Bununla beraber, mahsup edilecek vergi, bu gelir unsurları için mahsuptan önce hesaplanan Türk vergisini aşmayacaktır.
(c) Türkiye Cumhuriyetinde mukim olan bir şirket, Federal Almanya Cumhuriyetinden elde ettiği geliri dağıtırsa, (a) bendi, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı gereğince sözkonusu dağıtımlar üzerine salınacak tamamlayıcı kurumlar vergisinin alınmasına engel olmayacaktır.
(d) (b) bendinde bahsedilen temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedelleri, Federal Almanya Cumhuriyetinin ekonomik kalkınmasını hızlandırmak amacıyla Alman mevzuatı bünyesinde yürürlüğe konulan teşvik tedbirleri gereğince, yüzde 10’un altında vergilendirilirse, (b) bendinde öngörülen koşullar altında, bu gelirin gayrisafi tutarının en az yüzde 10’una eşit bir miktar Türkiye Cumhuriyetinde ödenecek vergiden mahsup edilecektir. Bununla beraber, sözkonusu tedbirlerin alınmaması halinde mahsup, Federal Almanya Cumhuriyetinde ödenen vergiyi aşmayacaktır.
2. Federal Almanya Cumhuriyeti mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir.
(a) (b) bendi hükümleri saklı kalmak üzere, bu Anlaşmanın daha önceki Maddelir gereğince Türkiye Cumhuriyetinde vergilendirilebilen veya yalnızca Türkiye Cumhuriyetinde vergilendirelbilecek olan Türkiye Cumhuriyeti kaynaklı her tür gelir unsuru ile Türkiye Cumhuriyetinde bulunan her tür servet unsuru, Alman vergisinin hesabına esas olan matrahın dışında tutulacaktır; bununla beraber, bu şekilde matrah dışı kalmayan gelir ve servet unsurlarına uygulanacak vergi oranını belrleyebilmek için, Fereral Almanya Cumhuriyeti, bu bendin bundan öncieki hükümleri gereğince Türkiye Cumhuriyetinde vergilendirilebilen gelir ve servet unsurlarını hesaba alabilecektir. Temettüler konusunda bu bendin bundan önceki hükümleri, yalnısca Federal Almanya Cumhuriyeti mukimi olup, Türkiye Cumhuriyetinde mukim bir şirketin, oy hakkına haiz, en az yüzde 10 payına sahip bulunan şerketlere uygulanacaktır. Aynı zamanda,bundan önceki cümle gereğince Alman vergisinin hesabına esas olan matrahın dışında tutulan kar payı dağıtımları hissedarlık dolayısıyla sözkonusu olan Alman vergisinin hesabına esas matrahın da dışında tutulacaktır.
(b) Yabancı vergilerin mahsubunu düzenleyen Alman vergi mevzuatı hükümleri saklı kalmak üzere, Türkiye Cumhuriyetinde elde edilen aşağıdaki gelir unsurlarının, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı ile bu anlaşma hükümleri çerçevesinde ödenen vergileri, Alman gelir ve kurumlar vergilerinden mahsup edilecektir:
(aa)(a) bendinin uygulanmayacağı 10’uncu Madde kapsamındaki temettüler;
(bb)11’inci Madde kapsamındaki faizler ve 12’inci Madde kapsamındaki gayrimaddi hak bedelleri;
(cc)Varlıkların elden çıkarılmasından doğan ve 13’üncü Maddenin 3’üncü fıkrası kapsamına girdiği için Türkiye Cumhuriyetinde vergilendirilebilen kazançlar,
(dd)14’üncü Madde dolayısıyla Türkiye Cumhuriyetinde vergilendirilebilen gelirler;
(ee) Bir Federal Almanya Cumhuriyeti vatandaşına 19’uncu maddenin 1’inci fıkrası çerçevesinde yapılan ödemeler;
(ff) 15’inci Maddenin 3’üncü fıkrası, 16,17,18’inci Maddeler ile 21’inci Maddenin 1’inci fıkrası kapsamına giren gelirler.
Bununla beraber, mahsup edilecek vergi, bu gelir unsurları için mahsuptan önce hesaplanan alman vergisini aşmayacaktır.
(c ) Federal Almanya Cumhuriyetinde mukim olan bir şirket, Türkiuye Cumhuriyetinden elde ettiği geliri dağıtırsa, (a) bendi, Federal Almanya Cumhuriyeti mevzuatı gereğince sözkonusu dağıtımlar üzerine salınacak tamamlayıcı kurumlar vergisinin alınmasına engel olmayacaktır.
(d)(b) bendinde bahsedilen temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedelleri, Türkiye Cumhuriyetinin ekonomik kalkınmasını hızlandırmak amacıyla Türk mevzuatı bünyesinde yürürlüğe konulan teşvik tedbirleri gereğince, yüzde 10’un altında vergilendirilerse, (b) bendinde öngörülen koşullar altında, bu gelirin gayrisafi tutarının en az yüzde 10’una eşit bir miktar Federal Almanya Cumhuriyetinde ödenecek vergiden mahsuh edilecektir. Bununla beraber, sözkonusu tedbirlerin alınmaması halinde mahsup, Türkiye Cumhuriyetinde ödenen vergiyi aşmayacaktır.
Madde 24
Ayrım Yapılmaması
1. Bir Akit Devletin vatandaşları diğer Akit Devlette o Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
2. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyeri, bu diğer Devletin aynı faaliyeleri yürüten bir teşebbüsüne göre daha az lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bir Akit Devletin, diğer Akit Devletin bir veya bir kaç mukimi tarafından, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, benzeri teşebbüslerin tabi oldukları veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
4. Bu hükümler, bir akit Devletin kendi mukimlerine şahsi ve ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer Akit Devlet mukimlerine de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.<
Madde 25
Karşılıklı Anlaşma Usulü
1. Bir Akit Devlet mukimi, Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen sonuçlar yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin iç mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Akit Devletin yetkili makamına arzedebilir.
2. Sözkonusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşmadığı takdirde, bu Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Akit Devletin yetkili makamıyla karşılıkla anlaşmaya gayret sarfedecektir.
3. Akit devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya uygulamasından kaynaklanan her türlü güçlüğü ve tereddütü karşılıkla anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Aynı zamanda, bu Anlaşmada çözüme kavuşturulamamış durumlardan kaynaklanan çifte vergilemenin ortadan kaldırılması için birbirlerine danışabilirler.
Akit Devletlerin yekili makamları özellikle,
(a) Akit Devletlerden birinin teşebbüsü ile bu teşebbüsün diğer Akit Devlette yer alan işyerine aynı şekilde ticari ve sınai kazançların atfedilmesinde;
(b) 9’uncu Maddede bahsedilen bağımlı teşebbüsler arasında kazançların aynı şekilde tahsis edilmesinde ve
c) Bazı gelir unsurlarında geliri doğuran olayın aynı şeikilde tanımlanmasında, anlaşmaya varmak üzere birbirlerine danışabilirler.
4. Akit Devletlerin yetkili makamları bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya haberleşebilirler.
5. Bir Akit Devletin diğer Akit Devlette bağımlı hizmet ifa eden Vatandaşları, vergi sorunlarının halli için, kendi Devletlerinin bu hususda yetkili makamının bu diğer Akit Devlete gönderdiği memurların yardımına başvurabilir. Bu makam ve memurların yetki ve sorumlulukları, bu diğer Akit Devletin bu hukuki düzenlemelerine göre belirlenir. Eğer belirtilen faaliyetler bu diğer Akit Devlette resmi lisans konusu ise, bu faaliyetler ancak, bu diğer Akit Devletin mevzuatı gereğince yetkili kılınmış olan kişi ve makamlarla işbirliği halinde icra edilebilir.
Madde 26
Bilgi Değişimi
1. Akit Devletlerin yetkili makamları gerek bu Anlaşma hükümlerinin, gerekse iç mevzuatlarının işlerlik kazanabilmeleri için ihtiyaç duyulan bilgileri, iç mevuattaki vergileme bu Anlaşma ile uyum halinde olduğu sürece, değişime tabi tutacaklardır. Bu şekilde değişime tabi tutulan her türlü bilgi, gizli tutulacak, umuma açıklanmayacak ve yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleriyle veya bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara ve bunun yanısıra yukarıda bahsedilen vergilere ilişkin cezai kovuşturmalar için adli makamlara verilebilecektir.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette Devletlerden birini:
a) Kendinin veya diğer Akit Devletin mevzuatına veya idari alışkanlıklarına uymayacak idari önlemler alma;
b) Kendinin veya diğer Akit Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilmeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme;
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.
Madde 27
Diplomasi ve Konsolosluk İmtiyazları
Bu Anlaşma hükümleri, diplomatik misyon, konsolosluk veya uluslararası organizasyon mensuplarının devletler hukukunun genel kuralları veya özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir.
Madde 28
Berlin Eyaleti
Almanya Federal Cumhuriyeti Hükümeti tarafından, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine, bu Anlaşma’nın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen üç ay içinde aksine bir beyanda bulunulmadıkça, bu Anlaşma Berlin Eyaleti’ne de uygulanacaktır.
Madde 29
Yürürlüğe Girme
1. Bu Anlaşma onaylanacak ve onay belgeleri en kısa zamanda Bonn’da teati edilecektir.
2. Anlaşma onay belgelerinin teatisi tarihinden itibaren bir ay sonra yürürlüğe girecek ve hükümleri:
(a) Türkiye Cumhuriyetinde, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği yılı izleyen yılın Ocak ayının birinci günü başlayan veya daha sonra başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin vergilere;
(b) Federal Almanya Cumhuriyetinde, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği yılı izleyen yılın Ocak ayının birinci günü başlayan veya daha sonra başlayan her vergilendirme dönemine ilişkin vergilere uygulanacaktır.
3. 1’inci ve 2’nci fıkra hükümlerinin aksine, bu Anlaşmanın 8’inci Maddesinin deniz ve hava taşımacılığı ile ilgili hükümleri:
(a) 1 Ocak 1983 tarihinden sonra elde edilen gelirlere ilişkin vergilere uygulanacak ve
(b) 1 Ocak 1983 tarihine kadar elde edilmiş gelirlere ilişkin olup henüz ödenmemiş vergilerin tahsiline uygulanacaktır.
Madde 30
Yürürlükten Kalkma
1. Bu Anlaşma sürekli olarak yürürlükde kalacaktır.
2. Bu Anlaşmanın onaylanmasını takip eden üçüncü yılın 1 Ocak gününden itibaren her bir Akit Devlet, her bir takvim yılının en az ilk altı ayında diplomatik yollarla yürürlükden kalkma bildiriminde bulunarak Anlaşmayı feshedebilir. Bu durumda Anlaşma:
(a) Türkiye Cumhuriyetinde, yürürlükten kalkma bildiriminde bulunulan yılı izleyen yılın 1 Ocak günü başlayan veya daha sonra başlayan vergilendirme dönemine ilişkin vergiler için.
(b) Federal Almanya Cumhuriyetinde, yürürlükden kalkma bildiriminde bulunulan yılı izleyen yılın 1 Ocak günü başlayan veya daha sonra başlayan vergilendirme dönemine ilişkin vergiler için hüküm ifade etmeyecektir.
Protokol
Türkiye Cumhuriyeti ile Federal Almanya Cumhuriyeti arasında Gelir ve Servet Üzerinden alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleyen bir Anlaşma imzalayan taraflar, aşağıdaki hükümlerin anlaşmanın ayrılmaz bir parçası olduğunda anlaşmışlardır.
1. 5’inci Maddenin 4 ve 5’inci fıkralarıyla ilgili olarak :
Bir bağımsız acentanın, namına mal veya ticari eşya tesliminde bulunduğu teşebbüsün sözkonusu mal veya ticari eşyalarını yalnızca stokta bulundurması dolayısıyla bağımsızlık niteliğini kaybetmeyeceği anlaşılmaktadır. Bunun için, aynı işlemin mutaden bağımsız teşebbüsler arasında da gerçekleşmesi zorunludur.
2. 7’nci Maddenin 1’nci fıkrasıyla ilgili olarak :
Bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Devlette bir işyerine sahip olursa ve bu teşebbüs:
(a) Bu işyerinden yapılan mal veya ticari eşya satışlarının aynısını veya benzerini bu diğer Devlette gerçekleştirirse veya
(b) Bu işyerinde gerçekleştirilen diğer ticari faaliyetin aynısını veya benzerini bu diğer Devlette icra ederse,
(Bu satışların veya ticari faaliyetlerin diğer Akit Devlette işyeri kazancı ile birilkte vergilendirileceği üzerinde anlaşılmıştır. Bunun için, sözkonusu satış veya faaliyetlerin bahsi geçen işyeri vasıtasıyla gerçekleştirilmesi şarttır. Böyle bir vergilemeden sahte satış akitleri düzenelerek kaçınılamaz.
3. 7’nci Maddenin 1 ve 2’nci fıkralarıyla ilgili olarak:
(a) Bu Protokol’un 2’nci fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Devletin teşebbüsü diğer Devlette yeralan bir işyeri vasıtasıyla mal veya ticari eşya sattığında veya ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerinin kazancı, bu teşebbüsün elde ettiği toplam hasılat üzerinden belirlenmeyecek; fakat yalnız bu işyerinin, bu türden satış veya ticari faaliyete dayalı gerçek faaliyetlerinden kaynaklanan hasılata göre belirlenecektir,
(b) Sınai, ticari veya bilimsel teçhiat veya tesisler ile bayındırlık işlerine ilişkin araştırma, tedarik, montaj veya inşa mukavelelerinde, teşebbüs bir işyerine sahip olursa, sözkonusu işyerinin kazancı mukavelenin toplam tutarı üzerinden hesaplanmayacak; fakat işyerinin bulunduğu Devlette bu işyerinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmı üzerinden hesaplanacaktır. Teşebbüsün genel merkezinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmına ilişkin olan kazanç, yalnızca bu teşebbüsün mukim olduğu Devlette vergilendirilebilecektir.
4. 7’nci Maddenin 3’üncü fıkrasıyla ilgili olarak :
Bir işyerinin kazancı belirlenirken, teşebbüsün kendisinin veya yurt dışında bulunan diğer işyerlerinin zarar veya masraflarına katılmak üzere yapılan faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon ödemelerinin veya diğer benzeri ödemelerin gider olarak indirilmesine müsaade edilmeyecektir. Bununla beraber sözkonusu işyeri, Anlaşmanın 7 nci Maddesinin 3’üncü fıkrası çerçevesinde, amaçlarına uygun düşen faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon niteliğindeki ödemeleri veya diğer benzeri ödemeleri (araştırma, geliştirme masrafları dahil) gider olarak indirebilir.
5. 12’nci Maddeyle ilgili olarak :
Serbest meslek faaliyetlerinin icrası dolayısıyla elde edilen kazancının (hizmet tedarikleri dahil) 12’nci Maddenin 3’ncü fıkrasında açıklanan anlamda bir gayrimaddi hak bedeli olmadığı hususunda anlaşmaya varılmıştır.
6. 15’inci maddeyle ilgili olarak :
İşçiler, bir Akit devletin mevzuatında profesyonel işçi kiralayıcısı olarak tanımlanan veya böyle bir kiralayıcıya eşit addolunan bir kişi (aracı) tarafından bir teşebbüse (gerçek menfaatlara) kiralandığında, sökonusu işçiler bu Anlaşmanın amaçları yönünden, aracının değil, fakat gerçek menfaattarın hizmetlisi olarak kabul olunacaktır.
Bu hususları teyiden, iki devletin tam yetkili temsilcileri, bu Anlaşmayı imzaladılar ve mühürlerini vazettiler.
Türkçe, Almanca ve İngilizce dillerinde nüshalar halinde ve her üç metinde aynı derecede geçerli olmak üzere 16 Nisan 1985 tarihinde, Bonn’da düzenlenmiştir. Türkçe ve Almanca metinlerde yorum farklılıkları olması halinde, İngilizce metin geçerli olacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına Federal Almanya Cumhuriyeti adına
Benzer Konular:
Adres: Kızılay Atatürk Bulvarı No:64/25 Çankaya/ANKARA | Telefon:(312) 419 80 08 | Mail: [email protected] | web Tasarım: kızılayWeb | © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.