Vergi İncelemeleri genelde geçmiş yılları kapsamaktadır. Bu nedenle özellikle vergilendirme döneminin üzerinden birkaç yıl geçtikten sonra yapılan vergi incelemelerinde mükellefler defter ve belgelerin ibrazında sorunlar yaşayabilmektedir. Özellikle hasılat faturalarının ibrazında mükelleflerce sorunlar yaşanmaktadır. İnceleme yılının geçmiş dönemlerle ilgili olması nedeniyle mükellefler inceleme elemanlarına bir kısım hasılat faturalarını ibraz edememektedirler. Mükelleflerce ibraz edemedikleri hasılat faturalarının kullanılmadığını da ispatlaması gerekmektedir. İptal ettirilmeyen ve kullanılmadığı kanıtlanamayan belgelerin inceleme elemanlarınca kullanıldığının kabul edileceği kuşkusuzdur.
Bu belgelere göre hasılat tespitinin ise kullanıldığı herhangi bir şekilde tespit edilen belgelerde yer alan tutarların ortalaması alınarak bulunacak hasılat miktarlarına göre; tespit edilmiş bir tutar yoksa, aynı ciltte yeralan ve mükellefin beyan ettiği miktarlar, yani kullanılan faturalardan hareketle kullanılmadığı kanıtlanamayan faturalar için hasılat tespiti söz konusu olacaktır.
Yine incelemeler esnasında karşılaşılan mükelleflerin fatura ciltlerinden bir kısmının çalınmasıdır. Özellikle son yıllarda sahte belge düzenleyen mükelleflerin kullandığı bir yöntem olarak incelemelerde karşılaşılmaktadır. Söz konusu bu tür durumlarda Kaybolan faturaların, bilahare herhangi birisinin bir başka işyerinde çıkması halinde genellikle faturası kaybolan yükümlü sorumlu olmakta ve tarhiyat faturası kaybolan yükümlüye yönelik yapılmaktadır. Ancak belgesi kaybolan mükellefler söz konusu belgelerin kullanılması halinde kendi firması tarafından düzenlenmediğinin ispat edilmesi halinde ilgili mükellefe ilişkin olarak herhangi bir vergisel işlem yapılmaz. Ancak bu durumu ispatlayamazsa vergi tarhiyatıyla karşı karşıya kalabilir.
Hasılat faturalarının kaybolmasına ilişkin olarak verilen mahkeme kararlarının özeti aşağıdaki gibidir.
Danıştay Dokuzuncu Dairesi’nce verilen Karar’da, “Yükümlü tarafından inceleme elemanınca verilen ifadede, fatura cildinin kullanılmak üzere şoföre verildiği, kaybolması nedeniyle ibraz edilemediği belirtilmiş ise de, bu husus somut belgelerle kanıtlanamamıştır.
Ayrıca, fatura cildinin kaybolduğuna dair Vergi Dairesi’ne bilgi verildiği gibi, kaybolma olayının tespiti yoluna da gidilmediği ve incelenmek üzere ibrazının istenmesi üzerine bu hususun ileri sürüldüğü görülmüştür.
Bu nedenle yükümlünün, faturaların kaybolduğu yolundaki soyut iddiasının kabulüne imkan bulunmadığından, hasılat yazılmadığı ve kasten vergi ziyaına sebebiyet verildiği açık olan fatura tutarlarına göre saptanan matrah farkı üzerinden salınan vergi miktarına göre kaçakçılık cezası kesilmesinde kanuna aykırılık görülmediğinde, kesilen kaçakçılık cezasını kusur cezasına çeviren Vergi Mahkemesi kararında yasal isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle Vergi Dairesi temyiz isteminin kabulüyle Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına oyçokluğuyla karar verildi.”(1)
Yine verilen bir mahkeme Kararı’nda “Cilt halindeki faturaların belli bir sıra takip etmesi ve bu sıraya göre düzenlenmesi gerektiğinden, kullanıldığı tespit edilen faturalardan önceki faturaların da kullanıldığının kabulü gerekir. İzinsiz bastırılan bir adet faturanın kullanıldığı tespit edildiğinde ve bu husus davacı tarafından da kabul edildiğine göre, izinsiz bastırılmış olsa dahi tek faturanın bastırılması ekonomik ve ticari icaplara uygun olmadığından, kullanıldığı saptanan faturanın izinsiz olarak bastırılan bir cildin içerisindeki fatura olduğu ve numara sırasına göre, söz konusu faturadan önceki faturaların tamamının kullanıldığının kabulü, Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendi hükmü gereğidir. Olayda ise söz konusu faturaların basılmadığına ve kullanılmadığına ilişkin herhangi bir kanıt mevcut olmayıp, durumun özelliğine göre, matrahın belirlenmesinde kullanılan fatura tutarının esas alınmasında da hukuka aykırılık bulunmadığından, aksi yönde verilen ısrar kararında yasal isabet görülmemiştir.”(2) şeklinde karar verilmişti
—————————————————–
(1) Dn. 9. D.’nin, 29.12.1992 tarih ve E. 1992/2704, K. 1992/3403 sayılı Kararı.
(2) DVDDGK’nın, 07.04.2000 tarih ve E. 1999/441, K. 2000/134 sayılı Kararı.
Benzer Konular:
Siteyi Yabancı Dile Çevirmek İçin Yukarıdaki İlgili Ülke Bayrağına Tıklayınız. / Language - Translation
Adres:Atatürk Bulvarı No:64/25 Kızılay-Çankaya/ANKARA Telefon:(+90 312) 419 80 08 - © 2011 Tüm Hakları Saklıdır.