EV HİZMETLİSİ OLARAK ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENLİK DURUMLARI

Giriş

Gerek eski 506 sayılı ve gerekse yeni 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince, ister kapıcı ister hizmetçi olsun, `Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar,` sigortalı olurlar.. Ev hizmetlerinde çalışanların sigortalı olmasının bir şartı vardır bu da `ücretle ve sürekli olarak çalışılması`dır. Yani aynı evde ücretle ve sürekli çalışma sededilmişse, mesela, karşı komşunuzda hizmetçi, aşçı, dadı veya uşak da olunmuşsa sigortalı olunmalıdır. Apartmanınızda kapıcı olacak olanlar için ise ücretle ve sürekli çalışma koşulu olmadan sigortalı olunabilmektedir.

4857 sayılı Kanun’un “İstisnalar” başlıklı 4-e maddesine göre ev hizmetlerinde çalışanlar adı geçen Kanun’un kapsamı dışında bırakılmıştır. Söz konusu Kanun maddesinde içerisinde “ev hizmetleri”nin de yer aldığı çeşitli iş ve iş ilişkileri maddeler halinde sıralanmış ve bu Kanun’un bu maddelerde tanımlanan iş ve iş ilişkilerinde uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır.

Sosyal güvenlik mevzuatı açısından ise 506 sayılı Kanun’da başlangıçta ev hizmetleri tamamen kapsam dışında bırakılmışken, 24.11.1977 tarihinde yürürlüğe giren 2100 sayılı Kanunla değiştirilen 3. maddesinin I/D fıkrasında, ev hizmetlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanların sigortalı sayılacakları öngörülmüştür.

5510 sayılı Kanun’un 6/1-c maddesinde 5754 sayılı Kanunla değiştirilmeden önce, “Ev hizmetlerinde süreksiz çalışanlar ile ev hizmetlerinde hizmet akdi ile sürekli çalışmasına rağmen, haftalık çalışma sürelerinin 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtilen sürelerden az olması nedeniyle, aylık kazançları prime esas günlük kazanç alt sınırının 30 katından az olanlar”ın sigortalı sayılmayacağı hükmüne yer verilmişti. Ancak 5754 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, 506 sayılı Yasa’daki istisna hükmü aynen 5510 sayılı Kanun’a alınarak ev hizmetlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç olmak üzere ev hizmetlerinde çalışanlar sigortalı sayılmamıştır.

5510 sayılı Kanun’da ev hizmetlerinde sürekli-süreksiz iş kavramı tanımlanmamıştır. Sürekli-Süreksiz İş kavramlarına açıklı getirmek için 4857 sayılı İş Kanunu’na bakmak gerekir. Adı geçen Kanun’un 10/I maddesine göre, nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan fazla devam eden işlere sürekli iş denir. Bu tanımdan hareketle ev hizmeti sayılan işlerde sürekli olarak çalışmakla beraber ücret almayanlarla, bir aydan az süreli çalışanlar sigortalı sayılmayacaklardır

Ev Hizmetlilerinde vergi kesintisi Varmıdır?

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 23/6. maddesine göre; “Hizmetçilerin ücretleri (Hizmetçiler özel fertler tarafından evlerde, bahçelerde, apartmanlarda ve ticaret mahalli olmayan sair yerlerde orta hizmetçiliği, süt ninelik, dadılık, bahçıvanlık, kapıcılık gibi özel hizmetlerde çalıştırılanlardır.) (Mürebbiyelere ödenen ücretler istisna kapsamına dahil değildir)nin gelir vergisinden istisna edileceği” belirtilmektedir.

Ev Hizmetlilerinde Ücret ve bildirim şekli: Ev hizmetlileri Vergi kesintisine tabii olmadıkları için Ücret bordroları düzenlenirken Kapıcı ücretleri gibi işlem görmektedir. Asgari ev hizmetlilerinin ücret hesabı aşağıdaki şekilde veril miştir:

EV HİZMETLİLERİ ÜCRETİ VE KESİNTİLERİ
(01.07.2009-31.12.2009 Dönemi)

Brüt Asgari Ücret

693,00 TL
Sigorta Primi İşçi Payı (% 14) 97,02 TL
İşsizlik Sigortası İşçi Payı (% 1) 6,93 TL
Damga Vergisi (% 0,6) -

Kesintiler Toplamı

103,95 TL
Net Ücret 589,05 TL

Ev sahibi İlk defa işe aldığı hizmetliyi 1 ay içerisinde sgk 4/a olarak bildirmek zorundadır.Sonradan birden çok benzer işler için işe aldığı hizmetlileri ise de en az 1 gün önceden işe alış bildirimini ilgili sgk birimine interaktif bildirge ile bildirmesi gerekmektedir.

Ev sahibi, imza sirküsü,nufus cuzdan sureti,ikametgah bilgileri ile ilgili sgk birimine müracaat ederek İşyeri sicil numarasını aldıktan sonra e-bildirge için ayrıca aylık bildirimleri gönderebilmesi için kullanıcı adı ve şifre almak zorundadır.Aksi taktirde bildirimleri elden vermesi durumunda büyük cezalarla kaşılaşması muhtemeldir.

Ev Hizmetlilerle ilgili yargı kararları

YARGITAY

10. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/2921

K. 2002/3299

T. 15.4.2002

• HİZMET TESBİTİ DAVASI – GÖREVLİ MAHKEME ( Ev İşlerinde Sürekli Çalışma İddiasıyla )

• EV İŞLERİNDE SÜREKLİ ÇALIŞMA İDDİASIYLA HİZMET TESBİTİ TALEBİ ( Görevli Mahkeme )

• BAKICI OLARAK SÜREKLİ ÇALIŞMAYA DAYANAN HİZMET TESBİTİ DAVASI ( Görevli Mahkeme )

• GÖREVLİ MAHKEME ( Bakıcı Olarak Uzun Süre Çalışmaya Dayanan Hizmet Tesbiti Davasında )

506/m.3,134

ÖZET : 506 Sayılı Yasanın 3. maddesinde 2100 Sayılı Yasayla yapılan değişiklik ile; 24.11.1977 tarihinden geçerli olmak üzere ev işlerinde ücretli ve sürekli çalışanlar sigortalı kabul edilmiştir. Davacının,15.8.1988 – 5.11.1998 tarihleri arasında sürekli hizmet ettiği iddiası ile tespit davası açtığı gözetilerek, davanın iş Mahkemesinde sonuçlandırılması gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi usule ve yasaya aykırı olup,karar bozulmalıdır. Zira uyuşmazlık 506 Sayılı Yasanın 134.maddesine göre Sosyal Sigortalar Kanununun uygulanmasından kaynaklanmaktadır.

DAVA : Davacı,davalıların murisleri yanında 15.8.1988 – 5.11.1998 tarihleri arasında asgari ücretle geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme,ilamında belirtildiği şekilde görevsizlik yönünden reddine karar vermiştir.

Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Ali Göcen tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

KARAR : Davacı,davalıların murisi Habib A. ve eşine 15.8.1988 -5.11.1998 tarihleri arasında evinde hizmetli olarak baktığını,sigortaya bildirilmediğinden bahisle,tespit davası açmıştır.

Mahkemece,İş Kanun’unun 5.maddesinin 4.fıkrasına göre;”Ev hizmetlerinde çalışanlar hakkında İş Kanunu hükümleri uygulanmaz” kuralı gerekçe gösterilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine,talep halinde dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Ancak,506 Sayılı Yasanın 3.maddesinde 2100 Sayılı Yasayla yapılan değişiklik ile;24.11.1977 tarihinden geçerli olmak üzere ev işlerinde ücretli ve sürekli çalışanlar sigortalı kabul edilmiştir. Davacının,15.8.1988 – 5.11.1998 tarihleri arasında sürekli hizmet ettiği iddiası ile tespit davası açtığı gözetilerek, davanın iş Mahkemesinde sonuçlandırılması gerekirken,yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usule ve yasaya aykırı olup,karar bozulmalıdır. Zira uyuşmazlık 506 Sayılı Yasanın 134.maddesine göre Sosyal Sigortalar Kanununun uygulanmasından kaynaklanmaktadır.

O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.4.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/10681

K. 2003/9534

T. 18.11.2003

• HİZMET TESBİTİ ( Davacının Belirtmiş Olduğu Tarihler Arasında İşverenin İşyerinde Çalıştığının Tesbitini İstemesi )

• GÖREV ( Sosyal Sigortalar Kanunundan Kaynaklanan Uyuşmazlıkların İş Mahkemelerinde Görülmesinin Gerekmesi )

• SOSYAL GÜVENLİK ( Davanın Sosyal Güvenlik Hakkına İlişkin Hizmet Tesbiti Olması Neden İle Görevli Mahkemenin İş Mahkemesi Olmasının Gerekmesi )

506/m.3,79,134

4857/m.4

ÖZET : Davacının evde çocuk bakımı ve ev işlerinde ücretle sürekli çalışmasının 506 sayılı Yasa 3/1-D fıkrası kapsamında kaldığı açıktır.

DAVA : Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 1.1.1981-30.9.1981 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar vermiştir.

Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

KARAR : 1-Dava nitelikçe 1.1.1981 ila 30.9.1981 tarihleri arasında davalı işverene ait evde çocuk bakımı ve ev hizmetlerinde geçen ve kuruma bildirilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağının 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup aynı yasanın 134. maddesi gereği 506 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar İş Mahkemesinde görülür.

Somut olayda davacının evde çocuk bakımı ve ev işlerinde ücretle sürekli çalışmasının 506 sayılı Yasa 3/1-D fıkrası kapsamında kaldığı açıktır. Esasen yerel mahkemece de bu hususun kabul edildiği kararın gerekçesinden anlaşılmaktadır. Ne var ki davacının talebinin sosyal güvenlik hakkına ilişkin hizmet tesbiti davası olduğu, İş Kanunundan kaynaklanan bir uyuşmazlığın dava konusu yapılmadığı gözetilmeden, dava konusu uyuşmazlıkta uygulama yeri olmayan 4857 sayılı Yasanın 4/e maddesinden söz edilerek genel mahkemelerin görevli olduğu sonucuna ulaşılması usul ve yasaya aykırı olmuştur.

O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.11.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/1079

K. 2001/3913

T. 14.3.2001

• EV HİZMETLERİNDE ÇALIŞANLARIN HİZMET TESBİTİ

• EV HİZMETLERİNDE ÇALIŞANLAR ( İş Kanunu’nun kapsamı )

• GÖREV ( Ev hizmetlerinde çalışanların sosyal hakları )

1475/m.5/4

506/m.3/I-D

ÖZET : Ev hizmetlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanlar, 506 sayılı S.S.K.nu kapsamı içinde tutulmuş olmakla birlikte, 1475 sayılı İş Kanunu’nun kapsamı dışında bırakılmışlardır.

DAVA VE KARAR : Davacı, 18.11.1995 ile 25.2.2000 tarihleri arasında asgari ücret ile kesintisiz sigortalı çalıştığının tesbiti ile ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ KARARI:

1 – Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ile SSK.nın temyiz itirazları yerinde değildir.

2 – Diğer davalı ….. temyizine gelince;

Dosya içeriğine göre davalıya ait yayla evinde eşi işçi olarak çalıştığı sırada davacı kadın işçinin de evin temizlik bakım gibi işleriyle, birlikte gelen misafirlere hizmet ettiği, yemek hazırladığı, kışın da şehirdeki evde benzer evişlerini ve hizmetleri gördüğü anlaşılmaktadır. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 3/I-D maddesinde ev hizmetlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanlar” sigorta kapsamı içinde tutulmuş olduklarından mahkemece sigortalı işçi olarak çalıştığının tesbitine karar verilmesi yerinde ise de; 1475 sayılı İş Kanununun 5/4. maddesinde “ev hizmetlerinde” çalışanlar bu son kanun kapsamı dışında bırakılmışlardır. Bu durumda davacı kadın ile davalı gerçek kişi arasındaki ilişkiden doğan alacaklarla ilgili uyuşmazlığın iş mahkemelerinde görülmesi ve çözümlenmesi olanağı yoktur. Böyle olunca tesbit istemi dışındaki uyuşmazlıkla ilgili olarak dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten ( BOZULMASINA ) oybirliğiyle karar verildi.

line
footer

Adres: Kızılay Atatürk Bulvarı No:64/25 Çankaya/ANKARA | Telefon:(312) 419 80 08 | Mail: [email protected] | web Tasarım: kızılayWeb | © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.