DERNEKLERİN İKTİSADİ İŞLETME OLARAK DEGERLENDİRİLMESİ KONUSU

Derneğiniz tarafından dergi yayınlanması, yayınlanan dergiye reklam alınması, ve derginin bedel karşılığında satılması halinde bir iktisadi işletme oluşacağından, bu iktisadi işletmenin kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edilmesi ve alınan bedeller karşılığında iktisadi işletmeniz tarafından fatura düzenlenmesi gerekmektedir

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü Usul Müdürlüğü

Sayı : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-1/ 04.05.2007*3623

Konu : Derneğin yayınladığı dergiye reklam alması ve dergiyi bir bedel karşılığı satması halinde kurumlar vergisi mükellefiyetinin oluşup oluşmayacağı hk.

……………………

İlgi:15.03.2007 tarihli dilekçeniz.

İlgi dilekçenizde ………….Vergi Dairesi Müdürlüğünün ………….. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuzu, derneğinizin yayınlamakta olduğu dergiye reklam aldığını ve sözkonusu reklamlar için firmaların derneğinizden fatura talep ettiklerini ayrıca dergileri bir bedel karşılığında satmayı planladığınızı belirterek vergi mevzuatı açısından nasıl bir yol izlemeniz gerektiği hususu sorulmaktadır.

Konuya ilişkin olarak, Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğünün 19.04.2007 tarih ve 7814 sayılı yazıları da dikkate alınarak gerekli açıklamalar aşağıda yapılmıştır.

Bilindiği üzere, 21.06.2006 tarih 26205 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/01/2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe giren 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Verginin Konusu” başlıklı 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasında; “Aşağıda sayılan kurumların kazançları, kurumlar vergisine tâbidir:

…ç) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler.” hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun “Mükellefler” başlıklı 2. maddesinde ise;

“(5) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler: Dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve bu maddenin birinci ve ikinci fıkraları dışında kalan ticarî, sınaî ve ziraî işletmeler ile benzer nitelikteki yabancı işletmeler, dernek veya vakıfların iktisadî işletmeleridir. Bu Kanunun uygulanmasında sendikalar dernek; cemaatler ise vakıf sayılır.

(6) İktisadî kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmelerin kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmaması mükellefiyetlerini etkilemez. Mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kâr edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesi bunların iktisadî niteliğini değiştirmez.” hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan, konu ile ilgili olarak 03/04/2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin “Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler” başlıklı 2.4. Bölümünde;

Kurumlar Vergisi Kanununun l inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükmüne göre, dernek veya vakıflar (tüzel kişiliği itibarıyla) kurumlar vergisinin konusu dışında olup bunlara ait iktisadi işletmelerin kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmaktadır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesine göre dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve sermaye şirketleri ile kooperatifler dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmeler ile benzer nitelikteki yabancı işletmeler, dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler olarak tanımlanmıştır. Bu durumda, dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ticari, sınai ve zirai işletmeler ile benzer nitelikteki yabancı işletmeler kurumlar vergisi mükellefidirler.

İktisadi işletmenin belirlenmesinde Kanunun 2 nci maddesinin beşinci fıkrasında belirlenen koşullar dikkate alınacak olup işletmelerin belirgin özellikleri bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir mahiyet arz etmesidir. Diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurları, ticari faaliyetin de temel özelliklerinden olan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal alım-satımı, imalatı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetlerdir. Kanun, bu gibi halleri tek tek saymak yerine, dernek ya da vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri kapsama almıştır.

Dernek veya vakfa ait bir iktisadi işletmenin varlığından söz edilebilmesi için iktisadi işletmenin;

-Dernek veya vakfa ait veya bağlı olması (ait olma, sermaye bakımından; bağlı olma ise idari bakımdan bağlılığı ifade eder),

-Sermaye şirketi veya kooperatif şeklinde kurulmamış olması,

-Ticari, sınai veya zirai alanda devamlı olarak faaliyette bulunması

gerekmektedir.

Devamlılık unsuru, bir hesap dönemi içinde aynı veya ayrı faaliyet alanlarında ticari mahiyet arz eden işlemlerin birden fazla yapılmasını ifade etmektedir. Aynı hesap döneminde tek işlem nedeniyle ticari faaliyetin devamlılık unsurunun oluştuğunu kabul etmek mümkün olmamakla birlikte, faaliyetin organizasyon gerektirmesi veya amacının ticari olması durumunda devamlılık unsurunun varlığı kabul edilir.

Ticari organizasyon, sermaye tahsisi, işyeri açılması, personel istihdamı, ticaret siciline kaydolmak gibi unsur ve şartlardan tümü veya bir kısmı yerine getirilmek suretiyle belirli şekilde kurulmuş olacaktır. Bu takdirde bu organizasyon içinde bir takvim yılında veya iki veya üç yılda tek bir işlem yapılmış olsa dahi ticari faaliyetin varlığı kabul edilecektir.

Örneğin;

-Bir dernek tarafından (telif ve yayın hakkı elinde bulundurulmak suretiyle) bir kitabın yayınlanarak satışa sunulması halinde, bir defada yapılmış olsa dahi piyasaya sunularak birden fazla kişiye pazarlanması nedeniyle devamlılık unsuru gerçekleşmiş olacaktır. Pazarlama işleminin bir defada herhangi bir dağıtım şirketi aracılığı ile yapılmış olması da durumu değiştirmeyecektir.

-Bir dernek tarafından (daha önce herhangi bir şekilde basım ve dağıtımı yapılmamış) bir kitabın telif ve yayın hakkının satılması halinde iktisadi işletmeden söz edilemeyecektir.

-Bir derneğin bir defaya mahsus olmak üzere basımını yaparak satışa sunacağı kitaptan elde edilecek gelir, devamlı olarak yapılan bir faaliyet sonucu elde edilmiş sayılacağından, iktisadi işletme oluşacak ve söz konusu gelirler de kurumlar vergisine tabi tutulacaktır.

….

Ekonomik faaliyetin ticari organizasyonu gerektirmesi ve yılda birden fazla tekrar ettirilmesi veya her yıl bir defa olmakla beraber müteakip yıllarda ya da birkaç yıl arayla yapılmasına karşılık periyodik olarak tekrar etmesi durumunda da bu faaliyetin devamlı olduğunun kabulü gerekmektedir.

Bu koşulları taşıyan iktisadi işletmelerin sermaye şirketi veya kooperatif şeklinde kurulmamaları da şarttır. Aksi halde, dernek veya vakfa ait iktisadi işletme olarak değil, sermaye şirketi ya da kooperatif olarak müstakilen vergiye tabi tutulurlar.

Anılan şartları taşıyan dernek veya vakıfların iktisadi işletmeleri;

-Kazanç gayesi güdüp gütmediklerine,

-Faaliyetin, kanunla verilmiş görevler arasında bulunup bulunmamasına,

-Tüzel kişiliğe sahip olup olmamalarına,

-Bağımsız muhasebelerinin bulunup bulunmamasına,

-Kendilerine tahsis edilmiş sermaye veya iş yerlerinin olup olmadığına

bakılmaksızın vergiye tabi tutulurlar.

Diğer taraftan,

-Satılan mal veya hizmete ait bedelin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması,

-Kâr edilmemesi,

-Kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesi

bunların iktisadi işletme olma vasfını değiştirmeyecektir.

Kazanç sağlama amacı olmasa dahi işletmenin konusunun ve faaliyetinin, her türlü mal ve hizmet satışı ya da bunlara benzer şekillerde olması ve devamlı surette yapılması durumlarında da dernek veya vakıflara ait iktisadi işletme oluştuğu kabul edilecektir.

….

Dernek veya vakıflara ait veya bağlı olarak faaliyet gösteren ve tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmelerce elde edilen kazançlar üzerinden tarh edilecek kurumlar vergisinin muhatabı anılan iktisadi işletmelerdir. Ancak, bu işletmelerin ayrı bir tüzel kişiliklerinin olmaması halinde tarhiyatın muhatabı iktisadi işletmenin ait veya bağlı olduğu dernek veya vakıf olacaktır.

Bazı dernekler, Dernekler Kanunu dışında özel kanunlarla da kurulabilmektedir. Hangi şekilde kurulursa kurulsun yukarıda nitelikleri açıklanan derneklere ait veya bağlı iktisadi işletmeler, Kurumlar Vergisi Kanunu ile 1/1/2007 tarihinden önce yürürlüğe giren özel kanunlarda yer alan hükümler çerçevesinde kurumlar vergisinden muaf tutulmadığı sürece kurumlar vergisinin mükellefidir.

Ayrıca, derneklerin kamuya yararlı derneklerden sayılması veya vakıflara Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınmış olması, bunlara bağlı iktisadi işletmelerin vergilendirilmesine engel teşkil etmemektedir.

…..”açıklamaları yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, dernek tüzel kişiliği kurumlar vergisi mükellefi olmayıp derneğe ait iktisadi işletmeler kurumlar vergisi mükellefi olacağından, derneğiniz tarafından dergi yayınlanması, yayınlanan dergiye reklam alınması ve bedel karşılığı satılması halinde bir iktisadi işletme oluşacağından, kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1. maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zırai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ne tabi olacağı hükme bağlanmıştır.

Kanunun 1/3-g maddesinde, “Genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara, ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri katma değer vergisine tabidir.” hükmü bulunmaktadır.

Bu durumda ticari, sınai ve mesleki faaliyet devamlı yapılmak suretiyle tedavül ekonomisine katılınması, başka bir ifadeyle üretilen malların veya verilen hizmetin bir bedel karşılığında satılacak olması halinde derneklere ait veya bağlı olan bir iktisadi işletmenin varlığı söz konusu olacaktır.

3065 Sayılı KDV Kanunu’nun 28. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 17.07.2002 tarih 2002/4480 sayılı Kararname Eki Karar ile 01.08.2002 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV oranları (I) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %1, (II) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %8, listelerde yer almayan diğer vergiye tabi işlemler için %18 olarak tespit edilmiştir.

Öte yandan, katma değer vergisi oranlarını belirleyen 2002/4480 sayılı Kararname Eki (I) sayılı listenin 7. sırasında, gazete ve dergiler (3266 sayılı Kanunla değişik 1117 sayılı Kanun hükümlerine göre poşetlenerek satılanların tesliminde bu Kararın 1. maddesinin (a) bendinde öngörülen vergi oranı uygulanır) yer almaktadır.

30 No’lu KDV Genel Tebliğinin F/2 Reklam Verme İşlemlerinde Sorumluluk Uygulaması başlıklı bölümünde;

“Uygulamada gerçek usulde katma değer vergisi mükellefi olan bazı işletmelerin, profesyonel veya amatör spor kulüplerine oyuncularının formalarında gösterilmek, şahıslara veya kuruluşlara ait bina, arsa, arazi gibi yerlerde duvarlara yazılmak, pano olarak yerleştirilmek, dergi, kitap gibi yazılı eserlerde yayınlanmak ve benzeri şekillerde reklam verdikleri bilinmektedir.

Bu şekilde reklam verme işlemleri ile ilgili katma değer vergisi, reklamı alanların gerçek usulde katma değer vergisi mükellefi olmamaları halinde, reklamı verenler tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilecektir.”denilmektedir.

Buna göre, derneğiniz tarafından yayımlanan dergilerin satışı %1 , dergiye alınan reklam bedelleri ise genel oranda (%18) KDV ‘ne tabi olacaktır.

Öte yandan; 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 153. Maddesinde; vergiye tabi ticaret ve sanat erbabı, serbest meslek erbabı, kurumlar vergisi mükellefleri, kolektif ve adi şirket ortaklarıyla komandit şirketlerin komandite ortaklarından işe başlayanların keyfiyeti vergi dairesine bildirmeye mecbur oldukları belirtilmektedir.

213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 172. Maddesinde ;

Aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişiler bu kanunun esaslarına göre defter tutmaya mecburdurlar.

İktisadi kamu müesseseleriyle dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler defter tutma bakımından tüccarların tabi oldukları hükümlere tabidir.

177. Maddesinde, Aşağıda yazılı tüccarlar, 1′nci sınıfa dahildirler

5-Kurumlar Vergisine tabi olan diğer tüzel kişiler (Bunlardan işlerinin icabı bilanço esasına göre defter tutmalarına imkan ve lüzum görülmeyenlerin, işletme hesabına göre defter tutmalarına Maliye Bakanlığınca müsaade edilir.)

Hükmü yer almaktadır

Diğer taraftan, 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 229. maddesinde “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında ,müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” Şeklinde tanımlanmıştır.

Aynı kanunun 231/5. maddesinde “Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.” Hükmü yer almaktadır.

Bu açıklamalara göre, iktisadi işletmenizin faaliyete başladığı tarih itibariyle kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi, Vergi Usul Kanununun 177. maddesine göre bilanço esasına göre defter tutmanız gerekmektedir.

Ayrıca, dernekler kurumlar vergisi mükellefi olmayıp, derneğe ait iktisadi işletmeler kurumlar vergisi mükellefi olacağından Derneğiniz tarafından dergi yayınlanması, yayınlanan dergiye reklam alınması, ve derginin bedel karşılığında satılması halinde bir iktisadi işletme oluşacağından, bu iktisadi işletmenin kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edilmesi ve alınan bedeller karşılığında iktisadi işletmeniz tarafından fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Başkan a.
Grup Müdür V.

Benzer Konular:

  1. BEDELSİZ KULLANILAN VAKIF BİNALARINDA ÖZEL MALİYET
  2. DİNAYET TAŞINMAZLARININ KİRALANMASI DURUMUNDA TEVKİFAT
  3. 4/b sigortalısı olarak çalışacak emeklilerin durumu
  4. Şirket ortağı olarak SSK sigortalılığımı sürdürebilir miyim?
  5. VAKIF DERNEK VE KİT’LERİN VERGİLENDİRMESİ
line
footer

Adres: Kızılay Atatürk Bulvarı No:64/25 Çankaya/ANKARA | Telefon:(312) 419 80 08 | Mail: [email protected] | web Tasarım: kızılayWeb | © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.