YABANCI KİŞİLERE ÇALIŞMA İZNİ VERİLMESİ

2010 yılı  Yabancılara Çalışma İzini verilmesinde Değişiklik Yapıldı…

1. Yabancıların Türkiye’de Çalışmalarına İlişkin Yasal DüzenlemelerYabancıların çalıştırılması ve bunlara çalışma izni alınmasında birçok Kanun’da ve birbirinden farklı düzenlemelerin varlığı uygulamada birçok sorunu da beraberinde getirmekteydi. Ancak, son dönemde yapılan Kanuni düzenlemeler ile uygulamada birlikteliğin oluşturulması ve uluslar arası standartların sağlanması yolunda önemli bir mesafenin alındığı söylenebilir.
4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun 06.09.2003 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nda ise bu Kanun kapsamında istihdam edilecek yabancı kilit personelin istihdamına ilişkin düzenlemelere de yer verilmiştir.

Bu Kanunların uygulanmasına yönelik olarak da iki Yönetmelik yayımlanmıştır: Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği ile Doğrudan Yabancı Yatırımlarda Yabancı Uyruklu Personel İstihdamı Hakkında Yönetmelik. Bu Kanuni ve idari düzenlemeler çerçevesinde aşağıdaki açıklamalarda bulunulmuştur.

1.1- Çalışma İzinlerinin Verilmesi

1.1.1- İzin Alma Yükümlülüğü

4817 sayılı Kanun’un 4. maddesine göre, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe yabancıların Türkiye’de bağımlı ya da bağımsız çalışmaya başlamadan önce izin almaları gerekmektedir. Ancak ülke menfaatlerinin gerekli kıldığı durumlarda veya mücbir nedenlere bağlı olarak çalışmaya başlamadan önce ilgili makama bilgi vermek koşuluyla çalışma süresi bir ayı geçmemek ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan onay alınmak suretiyle çalışma izni işe başladıktan sonra da verilebilir.

Çalışma izninin verilmesi veya uzatılmasına ilişkin düzenleme ise Kanun’un 12. maddesinde yapılmıştır. Buna göre; Türkiye dışında ikamet eden yabancılar, çalışma izni başvurularını bulundukları ülkelerdeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yaparlar. Temsilcilikler bu başvuruları doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletirler. Bakanlık ilgili mercilerin görüşlerini de alarak başvuruları değerlendirir; durumu uygun görülen yabancılara çalışma izni verir.

Bu izin ancak gerekli çalışma vizesi ile ikamet izninin alınması halinde geçerlidir. Çalışma izin belgesini alan yabancıların, bu belgeyi aldıkları tarihten itibaren en geç doksan gün içinde ülkeye giriş vizesi talebinde bulunmaları, ülkeye giriş yaptıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde İçişleri Bakanlığı’na ikamet tezkeresi almak için başvurmaları zorunludur. Türkiye’de geçerli ikamet izni olan yabancılar veya bunların işverenleri başvurularını doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapabilirler. Başvurular Bakanlık tarafından en geç doksan gün içinde cevaplandırılır.
1.1.2- Çalışma İzin Türleri
A- Süreli Çalışma İzni

4817 sayılı Kanun’un 5. maddesine göre, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe süreli çalışma izni iş piyasasındaki durum, çalışma hayatındaki gelişmeler, istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür değişiklikleri dikkate alınarak, yabancının ikamet izninin süresi ile hizmet akdinin veya işin süresine göre, belirli bir işyeri veya işletmede ve belirli bir meslekte çalışmak üzere en çok bir yıl geçerli olmak üzere verilir.
Bir yıllık kanuni çalışma süresinden sonra, aynı işyeri veya işletme ve aynı meslekte çalışmak üzere çalışma izninin süresi üç yıla kadar uzatılabilir. Üç yıllık kanuni çalışma süresinin sonunda, aynı meslekte ve dilediği işverenin yanında çalışmak üzere, çalışma izninin süresi altı yıla kadar uzatılabilir. Türkiye’ye çalışmak üzere gelen bir yabancının beraberinde veya daha sonra getirmiş olduğu eş ve bakmakla yükümlü olduğu çocuklarına da, yabancının kendisi ile birlikte en az beş yıl kanuni ve kesintisiz ikamet etmiş olmaları kaydıyla süreli çalışma izni verilebilir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, süreli çalışma izninin coğrafi geçerlilik alanını genişletebilir veya daraltabilir.

B- Süresiz Çalışma İzni

4817 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, Türkiye’de en az sekiz yıl kanuni ve kesintisiz ikamet eden veya toplam altı yıllık kanuni çalışması olan yabancılara, iş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler dikkate alınmaksızın ve belirli bir işletme, meslek, mülki veya coğrafi alanla sınırlandırılmaksızın süresiz çalışma izni verilebilir.

C- Bağımsız Çalışma İzni
4817 sayılı Kanun’un 7. maddesine göre, bağımsız çalışacak yabancılara, Türkiye’de en az beş yıl kanuni ve kesintisiz olarak ikamet etmiş olmaları koşuluyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca bağımsız çalışma izni verilebilir.
Ç- Çalışma Süresine Dahil Süreler
Yıllık izinler, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık geçici iş göremezlik ödenekleri ile işsizlik sigortası ödeneği alınan süreler, kanuni çalışma süresine dahil edilir. Yabancının toplam altı ayı geçmemek şartıyla Türkiye dışında bulunması çalışma süresini kesmez. Ancak Türkiye dışında geçirilen zaman çalışma süresinden sayılmaz. Türkiye’de bulunmasına rağmen ikamet tezkeresini altı aydan fazla süreyle temdit ettirmeyerek ihmalde bulunan yabancının ikameti çalışma izinleri açısından kesinti sayılır.

1.1.3- İstisnai Haller

4817 sayılı Kanun’un 8. maddesinde yukarıda belirtilen sürelere tabi olmaksızın, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe aşağıda belirtilenlere çalışma izni verilebileceği belirtilmiştir:

a- Bir Türk vatandaşı ile evli olan ve eşiyle Türkiye’de evlilik birliği içinde yaşayan veya evlilik birliği en az üç yıl sürdükten sonra sona ermiş olmakla birlikte Türkiye’de yerleşmiş olan yabancılar ile bunların Türk vatandaşı eşinden olan çocukları,

b- 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 19, 27 ve 28. maddeleri çerçevesinde Türk Vatandaşlığını kaybedenler ve bunların füruu,
c- Türkiye’de doğan veya kendi milli Kanunu’na, vatansız ise Türk mevzuatına göre rüşt yaşını doldurmadan Türkiye’ye gelen ve Türkiye’de meslek okulu, yüksek okul veya üniversiteden mezun olan yabancılar,

d- 2510 sayılı İskân Kanunu’na göre muhacir, mülteci veya göçebe olarak kabul edilen yabancılar,
e- Avrupa Birliği üyesi ülke vatandaşları ile bunların Avrupa Birliği üyesi ülkelerin vatandaşı olmayan eş ve çocukları,

f- Yabancı devletlerin Türkiye’deki büyükelçilikleri ile konsolosluklarında ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevli diplomat, idari ve teknik personelin hizmetinde çalışanlar ile karşılıklılık ilkesi çerçevesinde olmak ve görev süresiyle sınırlı kalmak üzere Türkiye’de bulunan büyükelçilikler, konsolosluklar ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevlendirilen diplomatların ve idari ve teknik personelin eş ve çocukları,

g- Bilimsel ve kültürel faaliyetler amacıyla bir ayı aşan ve sportif faaliyetler amacıyla dört ayı aşan süre ile geçici olarak Türkiye’ye gelecek yabancılar,

h- Kanunla yetki verilen bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarınca sözleşme veya ihale usulleriyle mal ve hizmet alımı, bir işin yaptırılması veya bir tesisin işletilmesi işlerinde çalıştırılacak kilit personel niteliğindeki yabancılar.

1.1.4- Kilit Personel İzni

A- Kilit Personel Tanımı

4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun  3. maddesi (g) fıkrasında ve Doğrudan Yabancı Yatırımlarda Yabancı Uyruklu Personel İstihdamı Hakkında Yönetmelik’te[10] konu ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir. 4875 sayılı Kanun kapsamında istihdam edilecek personele ise, 4817 sayılı Kanun’un çalışma izin isteminin reddini düzenleyen 14. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uygulanmaz.

Yönetmeliğin 4. maddesine göre, 4875 sayılı Kanun’daki özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımlar kapsamındaki,[11] Türkiye’de kurulu bulunan ve tüzel kişiliğe sahip bir şirketin, aşağıdaki şartlardan en az birini sağlayan personeli “kilit personel” sayılmıştır;

a) 1- Şirketin üst yönetiminde ya da yürütme pozisyonunda çalışmak,

2- Şirketin tamamını veya bir bölümünü yönetmek,

3- Şirketin denetçilerinin, idari veya teknik personelinin işlerini denetlemek veya kontrol etmek,

4- Şirkete yeni personel almak ya da mevcut personelin işine son vermek veya bu konularda teklif yapmak,

alanlarından en az bir tanesinde görev alan veya bu konularda yetki sahibi; şirket ortağı, yönetim kurulu başkanı, yönetim kurulu üyesi, genel müdür, genel müdür yardımcısı, şirket müdürü, şirket müdür yardımcısı ve benzeri mevkilerde görev yapan kişi,

b) Şirketin hizmetleri, araştırma cihazları, teknikleri ya da yönetimi için temel sayılan bilgiye sahip kişi,

c) İrtibat bürolarında, yurt dışındaki ana şirket tarafından adına yetki belgesi düzenlenen en fazla bir kişi.

Ancak,

a- Özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımlarda istihdam edilecek kilit personel dışında kalan yabancı uyruklu personel ile,

b- Özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımların dışında kalan doğrudan yabancı yatırımlarda istihdam edilecek yabancı uyruklu her türlü personelin, çalışma izinlerinde 4817 sayılı Kanun ve Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’un Uygulama Yönetmeliği hükümleri uygulanır.

B- Kilit Personele Çalışma İzni Verilmesi

Özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımlarda istihdam edilecek kilit personele Bakanlıkça çalışma izni verilir. Öte yandan, 4875 sayılı Kanun kapsamında faaliyet gösteren irtibat bürolarında, yetki belgesi sahibi en fazla bir kişiye; büro faaliyetleri için son yıl içinde yurt dışından en az 200.000 ABD Doları veya karşılığı döviz getirilmiş olması kaydıyla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çalışma izni verilir.

Kilit personel statüsündeki yabancılar, yurt dışında çalışma izin başvurularını uyruğunda bulundukları veya daimi ikamet ettikleri ülkedeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yapabilirler. Temsilcilikler, çalışma izin talebine ilişkin olabilecek değerlendirmeleri ile birlikte bu başvuruları doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletirler. Türkiye Cumhuriyeti temsilcilikleri ile Bakanlık, yurt dışından yapılacak çalışma izni başvuruları ile ilgili işlemleri, elektronik posta yolu ile yürütür. Başvuru sırasında istenilen belgeler ise, yabancının Temsilciliğe başvurduğu tarihten itibaren en geç üç iş günü içerisinde yabancının işverenince Bakanlığa intikal ettirilir.

Özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımlarda istihdam edilecek kilit personel statüsündeki yabancılar veya bunların işverenleri; yabancının Türkiye’de kanuni olarak bulunması halinde, çalışma izni müracaatlarını yurtiçinde doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yapabilirler.

C- Çalışma Vizesinin Alınması

Özellik arz eden doğrudan yabancı yatırımlarda çalışmak üzere çalışma izin belgesi alan kilit personelin, bu belgeyi aldıkları tarihten itibaren en geç doksan gün içinde Türkiye’nin dış temsilciliklerine çalışma vizesi talebinde bulunmaları ve ülkeye giriş yaptıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde İçişleri Bakanlığı’na ikamet tezkeresi almak için başvurmaları zorunludur. Türkiye’de öğrenim amacıyla verilen ikamet izinleri hariç, herhangi bir sebebe istinaden en az altı ay süreli ikamet izni almış olup da bu izin süresi içerisinde çalışma izni verilmiş kilit personel için, Türkiye’nin dış temsilciliklerinden çalışma vizesi alması koşulu aranmaz.

Ç- Çalışma İzinlerinin Değerlendirilme Süresi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kilit personel için yapılan çalışma izni veya süre uzatımı müracaatlarını, belgelerin tam ve eksiksiz olması kaydıyla, Bakanlığa müracaat tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde sonuçlandırır. Başvurunun eksik evrak ile yapıldığının tespiti halinde, eksik evrakların tamamlanması istemiyle Bakanlık tarafından başvuru sahibine bilgi verilir. Bu durumda, onbeş günlük değerlendirme süresi eksik evrakların Bakanlığa intikal ettiği tarih itibariyle başlar. Yurt dışından yapılan müracaatlarda, onbeş günlük süre, tüm belgelerin Bakanlığa ulaştığı tarihten itibaren başlar. Özellik arzeden doğrudan yabancı yatırımlarda mesleki eğitim alanındaki bir görevde istihdam edilecek yabancı uyruklu kilit personel için yapılan çalışma izni müracaatlarında, birinci cümlede geçen onbeş günlük değerlendirme süresine ilişkin hüküm uygulanmaz.

Özellik arzeden doğrudan yabancı yatırımlarda istihdam edilecek kilit personel statüsündeki yabancılar için, 4817 sayılı Kanun’un 14. maddesinin (b) bendinde yer alan izin isteminin reddine ilişkin; “başvurulan iş için ülke içinde, dört haftalık süre içerisinde o işi yapacak aynı niteliğe sahip kişinin bulunması” hükmü uygulanmaz.

1.2- Yabancıların Çalışma İzinlerine Sınırlama ve Muafiyetler

.1.2.1- Çalışma İzinlerinin Sınırlandırılması

4817 sayılı Kanun’un 11. maddesine göre, Türkiye’nin taraf olduğu ikili veya çok taraflı sözleşmelerle sağlanan haklar saklı kalmak kaydıyla ve karşılıklılık ilkesi çerçevesinde çalışma izinleri, iş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler, istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür koşullarının gerekli kıldığı hallerde, belirli bir süre için, tarım, sanayi veya hizmet sektörleri, belirli bir meslek, işkolu veya mülki ve coğrafi alan itibariyle sınırlandırılabilir.

1.2.2- Çalışma İzin İsteminin Reddi

4817 sayılı Kanun’un 14. maddesi gereğince, çalışma izni veya çalışma izninin uzatılması talebi aşağıdaki durumlarda reddedilir:

a- İş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler ve istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür değişikliklerinin çalışma izni verilmesine elverişli olmaması,

b- Başvurulan iş için ülke içinde, dört haftalık süre içerisinde o işi yapacak aynı niteliğe sahip kişinin bulunması,

c- Yabancının geçerli bir ikamet tezkeresinin bulunmaması,

d- Bir işyeri, işletme veya meslek için izin talebi reddedilen yabancının aynı işyeri, işletme veya aynı meslek için izin talebinin reddedildiği tarihten itibaren bir yıl geçmeden yeniden izin talebinde bulunması,

e- Yabancının çalışmasının milli güvenlik, kamu düzeni, genel asayiş, kamu yararı, genel ahlak ve genel sağlık için tehdit oluşturması.

1.2.3- Çalışma İzninin İptali

Yabancının 4817 sayılı Kanun’un 11 ve 13. maddelerinde sayılan sınırlamalara aykırı olarak çalışması veya 14. maddede öngörülen hallerden birinin varlığının veya yabancının ya da işvereninin, çalışma izni talep dilekçesinde eksik veya yanlış bilgi verdiğinin sonradan tespit edilmesi halinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verdiği çalışma iznini iptal eder.

1.2.4- Çalışma İzninin Geçerliliğini Kaybetmesi

4817 sayılı Kanun’un 16. maddesine göre, çalışma izni, geçerlilik süresinin sona ermesi dışında;

a- Yabancının ikamet tezkeresinin herhangi bir nedenle geçersiz hale gelmesi ya da geçerlilik süresinin uzatılmaması,

b- İçişleri veya Dışişleri Bakanlıklarının uygun görüşlerinin bulunması hali hariç, yabancının pasaportunun veya pasaport yerine geçen belgesinin geçerlilik süresinin uzatılmaması,

c- Yabancının mücbir sebepler dışında aralıksız olarak altı aydan fazla yurt dışında kalması, hallerinde de geçerliliğini kaybeder.

1.2.5- Yargı Yoluna Başvurma Hakkı

4817 sayılı Kanun’un 17. maddesi gereğince, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, çalışma izni verilmesi ya da uzatılması talebinin reddedilmesi, çalışma izninin iptal edilmesi ya da çalışma izninin geçerliliğinin kaybedilmesine ilişkin kararını, yabancıya veya varsa işverenine 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ eder. Bakanlıkça verilecek kararlara karşı ilgililer tarafından tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde itiraz edilebilir. İtirazın Bakanlıkça reddedilmesi hallerinde idari yargı yoluna başvurulabilir.

1.2.6- Muafiyetler

Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’un Uygulama Yönetmeliği’nin değişik 55. maddesinde çalışma izni alınmasına gerek olmayan hususlara yer verilmiştir. Buna göre; özel kanunlarda belirlenen hükümler saklı kalmak ve yabancı ile işverenin diğer kanunlardan doğan yükümlülüklerini yerine getirmeleri kaydıyla;

a- Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerle çalışma izninden muaf tutulanların,

b- Daimi ikametgahları yurt dışında olup bilimsel, kültürel ve sanatsal faaliyetler amacıyla bir aydan az süre için geçici olarak Türkiye’ye gelen yabancıların,

c- Türkiye’ye ithal edilen makine ve teçhizatın montajı, bakım ve onarımı, kullanımına ilişkin eğitiminin verilmesi veya teçhizatı teslim almak veya Türkiye’de arızalanan araçların tamiri amacıyla; Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren üç ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla gelenlerin,

d- Türkiye’den ihraç edilen ya da Türkiye’ye ithal edilen mal ve hizmetlerin kullanılmasına ilişkin eğitim amacıyla Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren üç ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla Türkiye’de bulunanların,

e- Türkiye’de fuar ve sirklerde gösteri ve benzeri görevli olarak Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren altı ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla bulunanların,

f- Eğitim süresiyle sınırlı olmak üzere durumunu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlayarak üniversiteler ile kamu kurum ve kuruluşlarına bilgi ve görgülerini artırmak üzere gelen yabancıların,

g- Sosyo-kültürel ve teknolojik alanlar ile eğitim konularında üç ayı aşmayan bir sürede Türkiye’ye önemli hizmet ve katkı sağlayabilecekleri ilgili mercilerce bildirilenlerin,

h- Karşılıklılık esasına göre, öğrenci değişim programları çerçevesinde staj süreleri ile sınırlı kalmak kaydıyla özel veya kamu kurum ve kuruluşlarında staj yapacak yabancı öğrencilerin,

i- Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmeler gereğince veya konsorsiyumlar tarafından yürütülecek ulusal, uluslararası projelerde veya uluslararası kuruluşlarda çalışacak yabancıların,

j- Bir yıl içerisinde görev süresi altı ayı geçmemek kaydıyla Türkiye’ye gelen tur operatörü temsilcisi yabancıların,

k- Türkiye Futbol Federasyonunca veya Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce talepleri uygun bulunan yabancı futbolcular ile diğer sporcu ve antrenörlerin sözleşmeleri süresince

çalışma izni almalarına gerek bulunmamaktadır.

Ancak mesleki hizmetler kapsamında olup, muafiyet hükümlerine tabi yabancı mimar, mühendis ve şehir plancılarının, hizmet sürelerinin bir ayı aşması, (i) bendi kapsamındakilerin ise bir yılı aşması durumunda akademik ve mesleki yeterliliğini tamamlayarak Bakanlıktan çalışma izni alması, ilgili meslek kuruluşuna geçici üye olması ve ulusal kurum ve kuruluşların uygulamalarına uyması zorunludur.

Muafiyet süreleri uzatılamaz. Ayrıca, (b), (c), (d), (e), (g) ve (j) bentleri kapsamındaki yabancılar, muafiyet başlangıç tarihinden itibaren oniki ay içinde muafiyet hükümlerinden sadece bir kez yararlanır.

Bu maddede sayılan yabancılar, geliş amaçlarını, ne kadar süre ile ve nerede kalacaklarına ilişkin bilgileri, bulundukları yerin emniyet makamlarına bildirirler. Bu bildirimlerde şahsi başvuru zorunluluğu yoktur.

Öte yandan çalışma izninden muaf olan yabancılara istekleri halinde şekli ve içeriği Bakanlıkça belirlenecek “Çalışma İzni Muafiyet Teyit Belgesi” düzenlenir.

1.3- Yabancılara Yasaklanan Meslekler

4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’un 35. maddesi ile 11.06.1932 tarih ve 2007 sayılı Türkiye’de Türk Vatandaşlarına Tahsis Edilen Sanat ve Hizmetler Hakkında Kanun yürürlükten kaldırıldığından 2007 sayılı Yasa’da yer alan mesleklerin yabancılar tarafından icra edilebilmesi mümkün hale gelmiştir.

Ancak, 2007 sayılı Kanun’un dışında da yabancıların çalışma hayatına sınırlama getiren ve halen yürürlükte olan Kanunlar bulunmamaktadır. Nitekim, 4817 sayılı Kanun’un 13. maddesi 2. fıkrasında bu konuya açıklık getirilerek; “diğer kanunlarda yer alan, yabancıların çalışamayacağı iş ve mesleklere dair hükümler saklıdır” hükmüne yer verilmiştir.

Bu itibarla süreli, süresiz ve bağımsız çalışma izni verilenler ile muafiyet kapsamındaki yabancıların 2007 sayılı Kanun dışındaki Kanunlarda yer alan ve sırf Türk vatandaşlarına hasredilmiş bulunan iş ve mesleklerde çalışmaları mümkün bulunmamaktadır.

Örneğin, süresiz çalışma izni sahibi olan bir yabancının 1219 sayılı Kanun ile yabancılara yasaklanmış olan “doktorluk” mesleğini Türkiye’de icra etmesi mümkün değildir.

Yabancılara yasaklanmış meslekler ise şunlardır:

1- 815 sayılı Kabotaj Kanunu uyarınca; kara suları dahilinde balık, istiridye, midye, sünger, inci, mercan, sedef, kum, ve çakıl ihracı, denizde kazaya uğrayan deniz araçları ile terkedilmiş enkazın kaldırılması, dalgıçlık, arayıcılık, kılavuzluk, deniz bakkallığı, deniz araçlarında; kaptanlık, çarkçılık, katiplik, tayfalık, amelelik, iskele rıhtım hamallığı, deniz esnaflığı.

2- 2920 sayılı Sivil Havacılık Kanunu uyarınca; Türkiye sınırları içerisinde hava yolu ile yük ve yolcu taşıma.

3- 3213 sayılı Maden Kanunu uyarınca; maden hakkı.

4- 5680 sayılı Basın Kanunu uyarınca; periyodik yayınlarda mes’ul müdürlük.

5- 2821 sayılı Sendikalar Kanunu uyarınca; sendika kuruculuğu.

6- 1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu uyarınca; seyahat acentelerinde mes’ul müdürlük.

7- 4458 sayılı Gümrük Kanunu uyarınca; gümrük müşavirliği.

8- 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu uyarınca; kooperatif yönetim kurulu üyeliği.

9- 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun uyarınca; doktorluk, hemşirelik, dişçilik, ebelik, hastabakıcılık.

10- 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun uyarınca; eczacılık.

11- 3958 sayılı Gözlükçülük Hakkında Kanun uyarınca; gözlükçülük.

12- 6343 sayılı Veteriner Hekimleri Birliği ile Odalarının Teşekkül Tarzına ve Göreceği İşlere Dair Kanun uyarınca; veterinerlik.

13- 2219 sayılı Hususi Hastaneler Kanunu uyarınca; özel hastanelerde sorumlu müdürlük.

14- 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu uyarınca; hakimlik ve savcılık.

15- 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca; avukatlık.

16- 1512 sayılı Noterlik Kanunu uyarınca; noterlik.

17- 2495 sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanması Hakkında Kanun uyarınca; özel veya kamu kuruluşlarında güvenlik görevliliği.

Gerek çalışma izni almış olarak gerekse çalışma izni olmadığı halde yukarıda sayılan meslekleri icra eden yabancılar hakkındaki yasal işlemler, ilgili kamu kurumlarınca “4817 sayılı Yasa’ya muhalefet” gerekçesiyle yerine getirilmektedir.

1.4- Yükümlülükler, Denetleme ve Cezai Hükümler

1.4.1- Bildirim Yükümlülükleri

4817 sayılı Kanun’un 18. maddesinde bağımsız çalışan yabancılar ile yabancı çalıştıran işverenler için bildirim yükümlülükleri getirilmiştir. Buna göre;

a- Bağımsız çalışan yabancılar, çalışmaya başladıkları tarihten ve çalışmanın bitiminden itibaren,

b- Yabancı çalıştıran işverenler yabancının çalışmaya başladığı tarihten, çalışma izninin verildiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde çalışmaya başlamaması halinde bu sürenin bitiminden itibaren ve herhangi bir nedenle hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren, en geç on beş gün içerisinde durumu Bakanlığa bildirmekle yükümlüdürler.

1.4.2- Denetleme Yetkisi

4817 sayılı Kanun’un 20. maddesine göre, bu Kanun kapsamına giren yabancıların ve işverenlerin bu Kanun’dan doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri ve Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı Sigorta Müfettişleri tarafından denetlenir.

Genel bütçeye dahil daireler ve katma bütçeli idarelerin teftiş ve denetim elemanları kendi mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim ve incelemeler sırasında, yabancı çalıştıran işverenlerle yabancıların bu Kanun’dan doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerini de denetlerler ve denetim sonuçları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na ayrıca bildirilir.

1.4.3- Ceza Hükümleri

A- Ceza Hükümlerinin Uygulanması

4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun kapsamındaki cezai hükümler bu Kanun’un 21. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre 2009 yılı için;

-4817/18. maddede öngörülen bildirim yükümlülüğünü süresi içinde yerine getirmeyen bağımsız çalışan yabancı ile yabancı çalıştıran işverene her bir yabancı için  280- tl

-Çalışma izni olmaksızın bağımlı çalışan yabancıya 560 tl

-Çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran işveren veya işveren vekillerine her bir yabancı için 5.600 tl

Çalışma izni olmaksızın bağımsız çalışan yabancıya 2.240 tl

idari para cezası uygulanacaktır.İdari para cezaları tekrarında bir kat artırılarak uygulanacaktır. Ayrıca her yıl yeniden değerleme oranında artırılacaktır.

Bu Kanun’a göre verilmiş çalışma izni olmaksızın bağımsız çalışan yabancıya bir milyar lira idari para cezası verilir ve varsa işyeri veya işyerlerinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bölge müdürlerince kapatılması kararı alınarak, bu kararın uygulanması için durum ilgili valiliğe bildirilir. Tekrarı halinde, varsa işyeri veya işyerlerinin kapatılmasının yanı sıra idari para cezası bir kat artırılarak uygulanır.

B- İdari Para Cezalarına İtiraz

4817 sayılı Kanun’da idari para cezaları gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bölge müdürlüğünce ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. İdari para cezaları tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde vergi daireleri veya mal müdürlüklerine ödenir. İlgililer cezaya bu süre içinde yetkili sulh ceza mahkemesi nezdinde itiraz edebilir. Başvuru, cezanın takip ve tahsilini durdurmaz. Bu Kanun’a göre idari para cezası ile cezalandırılan bağımlı veya bağımsız çalışan yabancılar ile yabancı çalıştıran işverenler İçişleri Bakanlığı’na bildirilir.

Bu Kanun’a göre süresi içinde ödenmeyen idari para cezaları ve diğer alacakların takip ve tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. İdari para cezaları her yıl yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanmaktadır.

Benzer Konular:

  1. YABANCILARA TÜRKİYE’DE İKAMET İZNİ VERİLMESİ
  2. Almanya’da yabancı şirketlerin şubelerinin kurulması
  3. Türkiye’de Çalışan Yabancı işçilerin Sigortalılık Durumu
  4. KISA ÇALIŞMA VE KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ HAKKINDA YÖNETMELİK
  5. KAPICI DAİRESİNİN KİRAYA VERİLMESİ DURUMUNDA VERGİLENDİRME KONUSU
line
footer

Adres: Kızılay Atatürk Bulvarı No:64/25 Çankaya/ANKARA | Telefon:(312) 419 80 08 | Mail: [email protected] | web Tasarım: kızılayWeb | © 2012 Tüm Hakları Saklıdır.